Titanic, görünürde okyanusun azgın dalgalarıyla baş edebilecek kadar sağlam bir gemiydi; bir tasarım harikasıydı ancak bir buz dağına çarpacağı hesap edilmemişti…
Öngörülemeyenler oldu; koskoca transatlantik bu yüzden battı…
Tabii gözcü kulesindeki nöbetçinin bir anlık dalgınlığı ve köprüyü geç uyarmasının da bu felakette payı vardı ancak sonuçta o da bir insandı, hata yapabilirdi ki aslında o hata yapmamıştı; bir sis bulutu görüş alanını daraltmış, çanı geç çalmasına neden olmuştu…
Birkaç saniyelik gecikme bir faciaya yol açmıştı…
Bu millet bir buzdağı gibidir; görünmeyen yerinde keskin ve sivri uçları vardır ancak onda buzdağlarında olmayan bir şey daha vardır, sağduyu.
Gemiyi vatan olarak görelim, geleceği göremeyen, hesap edemeyenlerin bu gemiyi batırmasına izin vermeyelim; keskin ve sivri taraflarımızı sağduyumuzla dengeleyelim, bunu yapalım ki bir hafta sonra bu vatanın üzerindeki sis dağılsın, fırtına dinsin, deniz durulsun…