Site icon Yuvaya Yolculuk Dergisi

Beklenti/siz SEVgi

Sevgiye zararın en büyüğünü ne veriyor biliyor musunuz? İnsanoğlundaki beklentidir demek doğru bir belirleme olacaktır. Peki beklenti denilen olgu ne demektir? Beklenti; Karşımızdakinin bizim mutlu olarak yaşamamız için yapması gerektiğine inandığımız yaklaşım ve davranış biçimidir. Yani daha doğru bir tabirle ifade edersek, karşımızdakini bizim kendimizin istediği yola sokma çabasıdır. Beklentili olduğumuzda, karşımızdakini kendi şablonlarımız ışığında, belli kalıplar içerisinde acımasızca değerlendiriyoruz.

Buda demek oluyor ki aslında onun kendi öz yapısını yargılıyoruz ve onu olduğu gibi kabul etmiyoruz. Karşımızdakiyle sınırlarımızı belirleyen esas olgu, onunla mütemadiyen ben merkezcilik oyununu oynuyoruz ve ben en doğru, o ise bana uymadığı için yanlıştır diyoruz ve sadece seçiminde kendimize ait olduğunu savunuyoruz. Yetmiyor bütün tanımlamalarımızı bu anlayış üzerinde oluşturup kendimizin belirlediği bir değeri ortaya koyuyoruz. Yani karşımızdakiyle birlikte değil, sadece kendimizi yaşıyoruz, karşımızdakini de onun içinde görüyoruz, fakat onunla ortak zeminde yaşayamıyoruz. Aynı hakkı karşımızdakine kesinlikle uygulamıyoruz.

Kendimize de kalıplar dünyasında biçtiğimiz ölçütlerin dışına çıkma hakkını vermiyoruz ve her şeyi kendi kalıbımız içinde ele alıyoruz. “Ben nasıl böyle yaparım? Bu bana yakışmaz” diyerek inatla kalıbımızın içinde kendimizi hapsediyoruz. Bir düşünmek lazım ilişkilerimizde karşımızdakinin ne kadarını özgün haliyle kabul ediyoruz. Oysa gerçek şu ki Sevgi her zaman anlamayı tanımlamayı ve sınır koymayı gerektirmez. Sevgi sunmak için, içimizde oluşanı karşımızdaki her neyse veya kimse onu anlamak zorunda değiliz.

Sevgi sadece özgür bir akıştır ve içimizdedir. O hep özgür bir şekilde akar ve aktığı güzergahta karşılık buldukça paylaşılan ve karşısındakiyle birlikte çoğalan bir şeydir. Bu da hayatın kendisidir…”

Exit mobile version