Bütün gürültülerden arındırıp kendini
Ruhunun sesine kulak verirsen eğer
Yakalarsın huzuru doyasıya sen
Kalabalıklara rağmen…
Yalnızlığın tahtına kurulursan sükût içinde
Seyreylersin var olanı sessizce
Dinginlikle akıp gitmek yaşam deryasında
Başkalarının yolundan değil
Kendi yolunda hür yürümektir özgün
Gönül gözünle bakarsan tüm varoluşun sırrına
Ruhunun tınısıyla söyleşirsin dostluk makamında
Koşulsuz sevgiye açılan o görkemli kapıdan geçersin ardından
Sen, varlık diyarında yürüyen kadim yolcu
Keşfedebildin mi sende olanı bu yaşamında?
Görkemli varlığını onurlandırıp hakkınca
Sevgiyle var olabildin mi yaşamın koynunda?
Özünde taşıdığın ışığınla aydınlatabildin mi yolunu?
Deneyimlerinle öğrendiklerinle sen
Değer katabildin mi gayrısına?
İnsan, görkemli varlığıyla yaşama anlam katan
Sonsuzluğun kadim yolcusu
Sen gökyüzüne çevirip yüzünü izler misin?
Gök kubbenin ışık saçan yıldızlarını
Tanır mısın ki gökyüzünün mavi yıldızı Şi’râ yıldızını
Nasıl etki bırakmış insanlığın üzerinde ezelden
Düşünür müsün etraflıca
Nice yıldız tohumları gelir gider yaşam yolculuğunda
Boyutsal âlemlere çevir yüzünü
İnsanlığın kökeni nereden gelir ve nereyedir bir düşün
Yıldızlar hangi mesajları taşır özünde?
Yıldızlar altında sen kimsin?
Yıldızlar âleminde neresidir senin asıl yuvan?
Gök kubbeye açılan o görkemli kapıyı
Hiç merak eder misin Sen?
Küçükken gökyüzüne bakar yıldızlara merhaba derdim her defasında. Gök kubbenin gerdanına dizilmiş birer inci taneleri gibidir yıldızlar. Başka gizemli yaşamları bana hatırlatırlardı her baktığımda. Belki de bundandır gökyüzüne ve yıldızlara olan merakım. Gökyüzünün belki en parlak yıldızıdır Şi’râ yıldızı. Sirius ya da Akyıldız olarak da bilinen Şi’râ (Sirius) yıldızının, uzak tarihlerde Mısırlıların takvimine de ilham kaynağı olduğu bilinir.
Keops Piramidi gibi Mısır tapınaklarının yapılandırma süreçlerinde, Sirius oldukça önemsenmiş bir yıldızdır. Eski Yunanlılar döneminde doğa olaylarına dair bazı inanışlara yine konu olmuştur Sirius. Kadim geçmişte nice ritüellere hatırı sayılır etkisi olmuştur. Astrolojide güç, mutluluk ve yaratıcı iradenin üzerimizdeki etkisini gösterir. Bu yıldız ezoterik öğretilerde ise kurt, çakal ya da köpek şeklinde sembolize edilir. Mısır öğretilerinde ölenleri öte âleme götüren Anubis, Yunan mitolojisinde avcı Orion’un köpeği, Roma mitolojisinde Romelus ve Remus’u emziren kurt, Türk mitolojisinde ise göksel sarayın bekçisi Kutsal Kurt Asena olarak betimlenmiştir bu görkemli yıldız. Demir atmıştır adeta Demir Kazık adıyla da Sirius, gök kubbenin koynunda. Karanlığın sonsuzluğunda göz alıcı parlaklığıyla Şi’râ, gök kubbenin mavi incisi.
Güneşten sonra oturur tahtına Sirius o parlak ışığıyla. Adanmışlığın, sadakatin, liderliğin ve zenginliğin temsili olagelmiştir daima. Gök ile yeryüzünü birleştiren o görkemli kapıdan geçerse ruh bilincin, nice bilinmeyen ışık diyarlarına olur yolculuğun kim bilir. Ruh ile madde âleminin sınırı mıdır bilinmez Şi’râ. Şamanlar böyle rivayet ederler bu yıldız hakkında. Yoksa sırların ortadan kalktığı bir köprü müdür Sirius adıyla da Şi’râ… Ezoterik öğretilerde ise Sirius ile güneş sisteminin evlenmesi sonucunda gezegenimizin oluştuğu bilgisi geçer ayrıca.
Geçmiş yüzyıllarda yaşamış şairlerden Manilius ve Avienus, şiirlerinde deniz mavisi betimlemesiyle dizelerine taşır Sirius’u. Japon dilinde ise “Mavi Yıldız” olarak anılır. Mısır tarihine baktığımızda Ra’nın güneşi olarak anılan Sirius, toprağa bereket verdiği inanışıyla onurlandırılmıştır. Aztekler yıldızı ok ve yılanla ilişkilendirerek, Sirius’un ölmüş olanların ruhlarına öteki âlemde refakat ettiğine inanmışlardır. Hintlilerin efsanesinde Sirius cennetin kapısına ulaşmak için yola koyulan dört kardeşten birisine eşlik eden sadık köpeğin kalbi olarak betimlenmiştir.
Gök kubbenin gerdanına inci misali dizilmiş yıldızlar, neler fısıldar ruhuna dinler misin sen hiç. Hangi sırları saklar her biri merak eder misin? Göğe yüzünü çevirdiğin an, nice yıldızların ışığı göz kırpar sana. Gönül gözünle bak ve sezgilerinle dinle yıldızların fısıltısını. Sana yalnız olmadığını hatırlatır her biri, görkemli tahtından usulca.
İnsan gökyüzü ile yeryüzü arasında sonsuzluğuna yürüyen kadim yolcu. Yıldızlar altında ışığıyla ruh, Sirius kadar parlaktır nuruyla esasında. Ruhsal bilincinle sen, gök kubbeye hangi kapılar açılır gör! Ruhsal yolculuğunda sen, yıldızların rehberliğinde yürü usulca.
Sevgiyle ve sağlıkla kalın. Işıltınıza sahip çıkın!
https://senayzuhur.com/
Kaynaklar
1. http://tr.wikipedia.org/wiki/Sirius Erişim tarihi: 18.05.2022
2. Alparslan Salt, “Dogonlarda Sirius Gizemi”, Ruh ve Madde Yayınları, İstanbul 1984.
3. Alparslan Salt & Cem Çobanlı, “Dharma Ansiklopedi”, Dharma Yayınları, İstanbul 2001.
4. http://akulduz.blogspot.com/2012/11/sirius.html Erişim tarihi: 18.05.2022
5. https://medium.com/@diamondtema/sirius-%C5%9Fira-y%C4%B1ld%C4%B1z%C4%B1-hakk%C4%B1nda-31e388be83e6 Erişim tarihi: 18.05.2022
