Yaklaşık 5 aydır bize içsel dönüşüm yaşatan Satürn artık zamanın akmasına start veriyor. Satürn denince Astrolojide akan sular durur. Öyle bir tesiri vardır ki yavaş, sakin, ağırdır. Doğum haritamızda hangi evde hangi burçtaysa ona göre hayatımızda sorumluluk ve irade savaşı veririz tabii ki öncelikle kendimizle. Satürn’ün hayat felsefesi şeriattır hayır kafa kesmekten ağır sert kurallardan bahsetmiyorum dünyada eylemlerimize yansıyan içsel manevi irademizden bahsediyorum. Şeriat en basit anlamda ‘doğrusunu yapmak’ demektir. Hukuki kanunlar da şeriattır. Sembolündeki haç element dünyasını yani beşeri-dünya hayatımızı, yarım ay şeklindeki yuvarlak orak ise manevi dünyamızı temsil eder. Verdiği mesaj ise maneviyatımızı düzeltmeden dünyada başarılı olmamıza izin vermemesidir. Jüpiter ahlak kurallarını belirlerken Satürn ise bunu nasıl uyguladığımıza bakar eylemi Mars yapar Satürn kontrol eder. Bu yüzden Mars Satürn’ün burcu olan Oğlak Burcu’nda yücelir. Ayrıca ise çıplak gözle görülen son gezegen olduğu için sınırlarımızı haddimizi ve hududumuzu da anlatır. Hani edep ya hu! Dediğimiz türden…
Satürn bulunduğu ya da değdiği alanı daraltır, kısıtlar o alanı incecik bir yol haline getirir o çok sevdiğimiz halkaları aslında arınmamız gereken özellikleri de anlatır hakikate ancak anca arınarak ulaşabiliriz. Bunu bizi daraltmak için yapmaz nefsani fazlalıklarımızı bıraktırmak için (incelmek-latif) yapar kafamıza göre davranmamalıyız farkındalığı gelene kadar çünkü bu dünyada her şeyin olurunun bir yolu yordamı vardır. Bulunduğu burca ve ev konusuna göre beklentileri değişir, Rab esmasının enerjisi olduğu için içsel disiplin olarak yapmakta zorlandığımız şeyleri biz yapana kadar (eyleme dökene kadar) geçit vermez. Nefsini bilen rabbini bilir hadisinde olduğu gibi. Satürn hakikatin dünyevi yüzüdür emeksiz rahmet olmaz. Sorumluluklarımızı yerine getirip disiplinli ve sıkı çalışmayı öğretir bize hak edişimizdir. Zamanın efendisi olduğu için kaytarıp yapmadığımız her şeyi ve durumu zamansal periyodlarla tekrar tekrar önümüze getirir. Tabiri cazise ‘bu ders öğrenildi mi?’ diye sorar. Eğer gerçekten sözünü dinlediysek hediyesini ‘kalıcılık’ olarak verir. Çok basit açıklarsak ‘bir eğitim alıp sıkı çalışırsak o konunun uzmanı’ oluruz gibi uzman yeterliliğine gelebilmek için ise disiplinli, iradeli ve sıkı çalışmak gerekir bunun için belli bir zaman geçer. Bu geçen zaman dolasıyla da bu noktada ‘zamanın efendisi’ olarak anılır. Zamanda hiç birşey kaybolmayacağı için (enerji nasıl kaybolabilir ki anca dönüşebilir) eskiden yaptığımız hataları tekrar tekrar karşımıza çıkaracağı için ‘karmanın lordu’ olarak da ünü vardır. Soyumuzdan gelen yanlış davranışlar da iyi davranışlar da zamanda kaybolmaz bize kadar sirayet eder bu yüzden de ‘karma’yı anlatır. Bu zaman yolculuğu bitmez biz dünyaya dönelim.
Yaklaşık 23 Mayıs’tan beri Kova Burcu’da retro hareketinde olan Satürn bize kişisel hayatımızda yanlışlarımızı fark ederek toplumsal hayatımıza kendimizi nasıl yansıttığımızla ilgili eksiklerimizi düşünüp anlamamız için fırsat verip süre tanıdı. Aynı zamanda Satürn Kova toplumsal dünyada bir dijital devrim yaparak interneti nasıl da iş hayatımıza daha fazla taşıdığımızı da anlatıyor. Kova toplumsal ve teknolojik gelişimlerin de burcudur. Zihnimizde geliştirdiğimiz teknolojileri dünyaya aktarandır. Satürn ise toplumsal düzeni inşaa eden, gerçekleştiren ve zamanın gerektirdiği sistemi kurandır.
Satürn retrolarında zaman akmıyor ya da hayat ilerlemiyor gibi hissederiz aslında ilerler ama gezegenlerin retro dönemlerinde frekans salınımları değiştiği için biz öyle algılarız. 5 aydır hayatımızda akmayan ne varsa artık ilerlemeye başlıyor. Satürn yarım ay orağıyla ektiğini biçme olduğu için her kim ne yaptıysa ödüllerin ya da cezaların hızlanacağı bir döneme girmeye başlıyoruz.
Kova Burcu haritamızda hangi evi kesiyorsa Satürn transiti o evimizi ve karşıt evini de aktif eder o evin konularında hak edişlerin ya da uygulamadaki eksiklerimizi görüp düzeltmemiz için zaman geleceğe doğru akmaya başlıyor.
Hepimize hayrlar getiren bol farkındalıklı Satürn transiti dilerim.
