Yolculuğunuzu başka birinin en iyi anları ile karşılaştırmamaya çalışın.
Çünkü yanıltıcıdır.
İnsan zihni ilk gördüğü şeyi kopyalamayı ve tüm resmi onun üzerine yapmayı çok sever.
Ve farklı desenler, semboller ile karşılaştığında alt üst olur. Genelde kişi ilk gördüğü kişiliği sevimli, yapıcı, enerji dolu gördüğünde onu öyle almış ve kabul etmiş, mıh gibi sabitlemiş ve bunun dışında gördüğü hale seti hızlıca çeker.
Ve biz aslında sınavı işte tam orada kaybetmişizdir.
Gözümüz aydın! Yeni benzer deneyimlere yelken açmama gibi bir lüksümüz artık mevcut değildir.
Böylece bu hamle ile aynı olayları farklı versiyonlarda yaşamaya onay vermiş oluruz.
Ta ki bu durumu çözüp o fazdan geçene kadar.
Çünkü; kötü haber, hayat ve ilişkiler böyle bir şey değilmiş.
Hayatın anlardan ibaret olduğunu hatırla. Hayat hep iyi anlardan ibaret değil ama kötü anlarında sonsuz olmadığı bil.
Doğayı izle mesela.
İnsanlarda mevsimler gibidir.
Sürekli bir devinim dönüşüm halindedir.
Bazı kışlar sert geçer.
Bazı yazlar çok daha kurak.
Lakin; o gün doğumunda denize girdiğiniz berrak suyu,
Bir meltem rüzgarında kumsalda kurduğunuz hayalleri.
Islak toprak kokusunu hatırla,
Bir gün içinde dört mevsimi yaşadığını hatırla mesela.
Hayat anlardan ibaret ve anlar ancak orada olduğumuzda onu geldiği gibi kabul ettiğimizde ve sardığımızda an olmaya başlar.
Dünya sürekli döner, insan hep değişir, olaylar hiç sabit kalmaz.
Fikirler görecelidir, yapılar sarsılabilir, yıkılır yeniden inşa edilebilir.
Tek baki olan cevherdir yani öz, yani ruh yani güzel niyet temiz düşünce bakidir.
