Her yeni günde, ne kaldı dünden bize
Ne öğrendik geçmişten bugüne
Ne verebildik bizde olandan diğerlerine
O vakit toprağa bir tohum ekmemişiz demektir
Yarınlara yeşerip meyvesini verebilecek
Değişim, gelişim ve dönüşüm emek vermektir kendine
Sonra katkı sağlamaktır var olana cömertçe
Kimi zaman bilgiyle
Kimi zaman düşüncelerle
Kimi zaman deneyimlerle
Sende olan neyse usulca verebilmektir gerektiğinde
Yoksa zaman erozyona uğratır her şeyi, vakti geldiğinde
Sonra yarınlara ne kalır, dünden bize
“Sorgulanmamış yaşam yaşanmaya değmez” demiş Sokrates zamanında. Yaşamın anlamı nedir? Ne için yaşıyorum? Nasıl yaşıyorum? Yaşama kendimden ne katıyorum? gibi sorularımız vardır yaşama dair. Sorgulamaktır felsefenin doğası. Konfüçyüs, Aristoteles, Epikuros, Yunus Emre, Mevlana, Hacı Bektaş Veli, Fuzuli, Montaigne, Nietzsche ve Goethe gibi birçok düşünür sorgulamıştır yaşamın gizemini hayatlarında. Ve sorgulamanın gereğini sermişlerdir önümüze düşünelim ve sorgulayalım diye.
Peki siz, hiç yaşamı sorgulama cesareti gösterebildiniz mi yaşamınızda. İyi bir yaşam anlayışı, kaliteli yaşam demektir. Yaşamın kalitesi; kişinin kendini geliştirmesi, yaşamını zenginleştirmesi, hedefler koyabilmesi ve yaşam hedeflerine ulaşabilmesi demektir. Sorgulamak fiziksel, psikososyal, ruhsal ve zihinsel boyutta kendimizi tanımayı beraberinde getirir. Yaşantımıza uyum ve denge katar. Sorgulama kabiliyeti, özgün bir yaşam serer önümüze. Yaşamımıza gösterdiğimiz itina, kendimize verdiğimiz değerin yansımasıdır. Öz değerimizi bilmekse, varoluşumuza anlam katar. Kaliteli bir yaşamdır getirisi.
Her insanın ayrı bir yaşam üslubu vardır varoluşunda. Duyarlılıkla ve içtenlikle dinleyebiliyorsa insan iç sesini ve çevresindekileri. Kendinde olanı cömertçe ve güzellikle verebiliyorsa başkalarına. Zamanı etkin kullanarak üretebiliyorsa tutkuyla. Hayatın içinde paylaşımcı bir varoluş sergileyebiliyorsa. Topluma katkıda bulanabiliyorsa daima koşulsuz. Çoğaltabiliyorsa sonsuz güzellikleri, iyilikleri ve sevgiyi hayatında. Etik ve estetik değerleriyle zarafet taşıyan bir varoluş ortaya koyabiliyorsa. Fikren, zihnen ve ruhen özgün yaşayabiliyorsa kendini. Sağlıklı, dengeli ve uyum içinde bir yaşam sergileyebiliyorsa huzurla. İşte o vakit, iyi bir yaşam üslubu kazanmış demektir insan. “Kaliteli bir yaşamdır” adı…
16. yüzyılın Fransız yazarlarından Montaigne “Başkalarına iyi bir örnek oluşturan yaşam en güzel yaşamdır” görüşüne yanıt arayanlardan biridir ki. Denemeler eserinde yazar, “İnsanın düşüncelerinin yaşamının bir aynası olduğu” görüşünü öne sürmüştür zamanında.
Yaşam bize sunulmuş kutsal bir armağandır. Bu kıymetli armağanı; sonsuz sevgiyle anlamlandırmak, bilgiyle onurlandırmak, varoluşumuzla zenginleştirmek minnettarlığımız olmalıdır yaratılışımıza. Bizler birer aynayız yaşamın içinde. Özümüzde olanı yansıtırız diğerlerine. Duygularımız, düşüncelerimiz ve ruhumuzun melodisi yansır o aynadan. Yaşama dair anlayışımızdaki derinlikse, yolumuza fener olur. Bizler birer damla olur, özgürce karışırız yaşamın engin deryasına. Her zerresiyle özümüz bir olur, alemi deryayı oluşturur. Tüm güzelliğini seyre dalar ardından ruhumuz. Nefes olur karışırız yaşama o vakit aşkla…
İlham olmak istiyorsan yaşamınla diğerlerine, örnek olmalısın verebildiklerinle. Düşüncelerin ve fikrinle pozitif olmalısın ki, güzelliklerle dolu olsun yaşamın. Ayna olasın ki özünle, sende olanı yansıtsın varlığın. Uyum ve denge içinde olsun ki ruhun bedeninle, esenlik ve huzur dolu olsun yaşamın sağlığınla. Öğretici olasın ki bilgeliğinle, bilginin ağır yükünü taşımayasın boşuna zahmetlice. Huzur versin ki varlığın, gönüllerde ebedi olasın. Güzellikler yaşatasın ki diğerlerine, hatıralarda kalasın. İyi bir yaşam anlayışıyla, yaşamının her anı kaliteli olsun.
O vakit bir daha sorun kendinize “ Nedir yaşam felsefeniz?”. Yaşamın her anını güzelleştirmek uğruna, kendinizden ne katıyorsunuz yaşamın ruhuna.
Yaşam felsefenizi bulmanız temennisiyle, sorgulayın yaşamın her anını cesaretle.