Buda en yüksek aydınlanmaya ulaştığında sormuşlar, neye ulaştın? O da gülmüş ve cevap vermiş, ”Hiçbir şeye-çünkü ulaştığım şey zaten içimdeydi.”
Öyleyse dostlar; Buda’nın dediği gibi, içimizde olanı, belki, hayatımızla ilgili yeni bir seçimle, belki bir hayali ince ince arayarak; aradığımız şeyi bulabiliriz, nihayetinde aradığımız şey kendimiz olacağız.
Seçimler dedim ya; hani hayatımızla ilgili seçimler, yaşadığımız hayatı, kendi özgür seçimlerimiz sonucu biz seçtik; yapılan her seçim bir farkındalık yaratır. Bu kader değildir; kader, hayatı bilinçsizce yaşadığın da kader olur. Fakat şimdi bir seçim yaptığında bunu farkındalıkla yap, evren içimizde dans ediyor, biz düşüncesiz hareket ettiğimizde evren de bizimle yalpalıyor. De ki, ben mutluluğu keyifli, eğlenceli, huzurlu, kolay bir yaşamı seçtim!
“Hay hay”; evren bunu duyacaktır, ancak; zihninle değil, kalbinle niyet et ve nihayetinde; hayal ettiğinde evren er geç bu isteğini yaratacaktır.
Bazı istekler-seçimler, senin istediğin zamanda olmadığı gibi senin hayal ettiğin kadar çabuk da olmayabilir hatta geç olur; bu tamamen senin zihin-beden-ruh bağlantının kaybolmasından kaynaklanır. Buna rağmen kalp ol der ve olur. Sadece, Güven! Kime güvenecekmişsin? Evrene-Ruhuna ve Kalbine inandığın her neyse ona, yöntem ve yollar farklı olsa da kaynak/evren/sistem/kainat/yaratıcı/tanrı/Allah birdir.
Yaşam, bir yorumdur; farkında olmazsan senin adına birileri yorumlar ve seni içine çeker. İsteklerinin olmaması diye bir şey yoktur sadece kolektif bilinçten gelen enerji kesişmeleri vardır. Yani senin dileğini aynı anda başka bir kişi daha geçirdiği anda evren sadece senin kalbine saflığına güvenine bakar. Niyetinde en ufak bir çelişki olduğu anda diğer kişi evrenden hediyesini alır. Çelişkiler, zihnimizin yarattığı korkular, kızgınlıklar gibi duygu üretir; öfke dahil hepsi bir enerjidir.
Gerçekten bunu anladığında önce kaybedeceksin; neyi dersen? Acıyı, ızdırabı, endişeyi – hırsı – kıskançlığı – sahiplenmeyi – şiddeti; ve bildiğin bilmediğin tüm duygusal yoksunluk yokluk kıtlık bilinci ve tüm zıtlıklara ait her şeyi hepsini kaybedersin.
Bu senin hayata anlamsız ama bir o kadar da anlamlı bakmana sebep olur; işte yorum budur, birlik budur, her şeye sahip olursun ama sahip olduğun şeyin bile sahibi olmadığını anlar; kendi cennetini yaşarsın.