Sevdiklerin, hayatı öğrenirken yanında olan insanlar, kendi korkuları, endişeleri, tecrübeleri doğrultusunda, kendilerine göre, senin için en doğru yolu bildiklerini düşünebilirler. Bu yol, onların yoludur.
Sana giden yol farklı. Kendinde olanları olduğun gibi ortaya koyma şeklin farklı. Sen başkasın.
Onların yolundan gitmeni istediklerinde, bu isteklerinin köküne bak. Onlara ait şeyler göreceksin. Onların korkularını, endişelerini, yenilgilerini, zaferlerini, mutluluklarını, üzüntülerini göreceksin. Onların yolundan gittiğinde, senin de benzerlerini yaşayacağın şeyler göreceksin.
Bazen sana gösterilen yol ile senin içinin aktığı yol aynı olabilir. Bu demektir ki hayatı sana öğreten kişiler, senin benliğine ve onun en derinindeki özüne saygı duyarak ve bunları gözlemleyerek sana yalnızca eşlik etmiş, senin kendi yoluna akmana eşlik etmiş.
Fakat, için sana bambaşka yerleri işaret ediyorken; öğreticilerin, kendi kurguladıkları bir güzergahtan ilerlemen için seni itekliyorsa, kendi yolun ve onların yolu arasında bir seçim yapman gerekiyor demektir.
Güvenli bir hayat yaşamak istiyorsan, ki bu hiçbir koşulda mümkün değil, daha önce yaşanmış olanı, tecrübeyle sabit olanı yap. Tecrübe edilmemiş olanlar başına gelip de seni alt üst edene kadar.
İçinde olanı açığa çıkarmak, potansiyelinin farkına varmak ve kim olduğunu görmek istiyorsan, kendin olmak istiyorsan, içinin aktığı yoldan git.
Kendini seçemiyorsan, kendine sor.
Kendin olma isteğinin önüne geçip de başkalarının istediği gibi biri olmaya seni iten ne?
Onların gösterdiği yoldan gitmezsen, onların olmanı istediği kişi olamazsın. Onların tecrübelerini sahiplenmezsen, öğütlerini uygulamazsan, onların yol göstericiliğine teslim olmazsan, o kişi olamazsın. Onların sana çizdiği senaryoyu yaşamazsan, o kişi olamazsın. Onların olamazsın, onlara ait olamazsın. Kendin olursan, özgün olursan, bağımsızlaşırsan, onlara ait olamazsın.
Onlar seni kendilerinin seveceği kalıplara sokmaya çalışırken, sen o kalıpların dışına çıktığında, onların sevgisini kaybetmekten korkuyorsun. Onların gösterdiği yoldan gitmediğin için sevilmemekten korkuyorsun. Senin yol göstericin kendin olduğunda, aranızdaki bağlılığı kaybetmekten korkuyorsun. Onlara bağımlı olduğun konularda sorumluluklarını aldığında, onlara ihtiyacın kalmadığında, bütün bağlarınızın kopmasından korkuyorsun. Onların olmamaktan, onlara ait olmamaktan ve onların sevgisine sahip olamamaktan korkuyorsun.
Kendine sor.
Yalnızca rol yaparak yaşattığım bir kimliğimi severlerse, beni sevmiş olurlar mı?
Tamamıyla kendimi yaşamayı seçtiğim kimliğimi seversem, bir rolden ibaret olan bir kimliğimi birilerinin sevip sevmemesi benim için önemli olur mu?
Ben kendimi, bir rolü kimlik edinmişken sevmezsem, başkalarının beni o roldeki kimliğimle sevmesinin bir önemi olur mu?
Neden kendimi seçemiyorum?
Kendini gerçekleştirme yolunda ilerlediğinde, senin kendine verebileceklerin eşsiz güzellikte. Neden kendini seçemediğini bul ve kendine dön. Onda hiç kimsenin sana veremeyeceği sevginin kaynağı gizli.