“Senden önce hiçbir insana ölümsüzlük vermedik…”Musaf
Kullarından Kulum O’dur Hakikat’im şüphesiz
Duvardaki marifet
Balıktaki diriliş
Geminin pusulası adımdır
Musa izlerime basıp geri döndü
Sordum talip misin Batın’a?
Akıl ermez işlere?
Zahirde Batın benim!
Sıfatım çoktur hem Şah hem Baba Hem Ermani’ yim
Zülkarneyn diye bildiler Doğu’dan Batı’ya feth ettim
Büyük Iskender dediler bilmezler bir kuşun gagasındaki kadar kalır hükümdarlar
Gayb-ı Ledun hikmetinde…
Nuh soyuna üç gecenin sonuna
İlyas ile denizlerde tufana sükût,
Pençe i Ali Aba’nın iki ciğeri için üç defa yetime öksüze çaresize lokma
Hüseyin düştüğünde Kerbela’ya ses
Bendim!
Hubyar’da yedi gece külhanda ateşim yandı Ana’nın niyazına
Hem Gani Baba’yım
Sanmayasın Dicle’nin yukarsında Enoch ile Hermes değilim
Bakidir ismim Onbirlerde
Kırklarda gizliyim!
Boz atımla yolculara
Yeşillerle darda kalanlara
yetişim çağırana…
Rüya derler gezinirim zamansız
görmezler kalpten görmeyenler…
Görünürüm
Bir rüyasının peşindeki delilere
iki Aşıklara kavuşmaya niyaz edenlere
üç Gül yüzlü gül kokulu Bacılara
Hele derdinden yananlara
İmdadımdır
Mayıs’larda gül ağaçları altında…
Hele Muharrem’de Şah hürmetine
hediyemdir Ab-ı Hayat…
pervanelere…
Devranda hazır benim!
Aklını nefsini celalini okurum Ibrahim Ethem’i sarayından edenim!
Ekmeğin hakkına insanın iyisine düşüren Gözleyenin Vekili,
Dileğine haber benim!
Sen kılavuzu kalbinden çekme!
Bilirsen gaybe girdiğin yerdeyim!
Manadan Yol Dile
Maddeden tevazunu eksiltme…
Çağırırsan Adımı
Karıncayı Hızır bil
Kısmetine yetişen
Zamansız zamanlarda mekansız mekanlarda
Anda rüyada rastladığın benim!
Hikmetimdir Devrana!
Ruz-u Hızır hürmetine niyazlar dualar niyetler kabul ola!