Site icon Yuvaya Yolculuk Dergisi

Ortodoks Tıbbı

Bazen zehir gibi bir zekaya sahip insanlar gelir bana; bu keskin zekanın, kabullenme ve yüzleşme körlüğüne dönüşmesi durumunda sorunlarının kalıcı bir çözümü olamayacağını söylerim onlara çünkü bu tip insanlar kolaylıkla hedef şaşırtabilir; karşılarındaki uzman, konusunda ne kadar bilgili olursa olsun, onu yanıltıp kolayca ters köşeye yatırabilirler.

Çoğu kişinin özellikle psikolog ya da psikiyatri uzmanları ile gerginlik yaşamasının nedeni budur; onlar danışan ya da hasta olarak tanımladıkları bu kişileri sınıflar, sonuçta da onlara bildiklerini dayatmaya kalkışır ki bu tarz yaklaşımlar bir süre sonra geri teper.

Burada yapılacak fazla bir şey yoktur çünkü batı disiplininde uzmanlık eğitimi sınırlıdır; ancak buna izin verir. Çoğu uzman, danışanla kalpten kalbe bağlantı kurmanın, ona güven vermenin ne kadar mucizevi sonuçlar doğuracağını bilmez ya da bilir ancak bunu yapmaktan çekinir.

‘Ortodoks Tıbbı’ işte böyle işler; insanı bir ruhsuz bir robot gibi görür ve rahatsızlığı değil belirtilerini yok etmek üzere çalışır. Elindeki tek silah ise standart teknik ve metotlardır; onlar da geri teper.

Bu disiplinden gelen uzmanlarla -uzun süreler- çalıştığı halde herhangi bir gelişme gösteremeyen, sonuçta parası biten, umutları tükenen, şevki kırılan çok sayıda insan görmüşsünüzdür; onların durumu budur…

Exit mobile version