Yağmurlar mevsimi başlayacaktır yakında.
Pencerenden durmadan izleyeceğin sarı, beyaz, bordo kasımpatları
Garip şiirler fısıldayacaklar sana
Ve Sen Durmadan Yazmaya Başlayacaksın
Sen-pencereden bakan Kadın,
Hep baktın değişik pencerelerden ömrün boyu,
Hep dinledin bulutların, çiçeklerin, kuşların garip şiirlerini
Hep düşündün sessiz sedaların kaynağını,
Ne çok dolaştın şuurun değişik odalarında
Hem çok şehirler, kasabalar, köyler de değiştirdin
Her yerde bulurdu seni Çağrı
Aynı çığlığı
aynı şarkısı
bazen göklerin marşı
bazen toprağa saklanmış cevherin
yeşillikten yaydığı fısıltısı
bazen ışık ve yer çekimi arasındaki bir aşkın hikayesini
hani şu mezozom dinozorlarından da önce var olan sürüngenlerin
Yer altı Krallığında duydukları ve sonsuza dek ezberden söyleyecekleri
En kadim şarkı
Ki ilk Kâhin Kadınların rüzgarlardan okuyup,
Akşamları ormanlardaki en büyük ANA Ağaçlar altında
ve ilk mağaralardaki ateşler önünde
ilk İnsanlara
ilk saf bilgileri anlattıkları
ve büyük kaya taşlara kaydettikleri o köhne ezgiler…
baharlar gelecekten konuşurlar hep
yazlar da anlatmazlar, yaşarlar sadece
kışsa hep bugünün şimdisinden çığlık atar
hem bahçende telaşın ya da coşkun çoktur o mevsimlerde
İlla kasım patları pencere dışında ıslak görünecek ki
Tüm iyimser hüzünleriyle, nazik ve titrek
Ve aşkının hiçbir yere sığmayacağından korkan,
Bir Ürkek Erkek
Tam üç bin sene
Aynı yerde beklemiş seni
Mavi bir kurttur sabırlı, sessiz
Ezelden ebede Tek olan Tanrısal Kadını kızında yetiştiren
Tüm babalar gibi bir babadır aynı anda
Hem büyük destandaki yerine tek başına hazırlanmış bir garip Şaman
İşte tam bu akşam klavyeden ‘rastgele’ Y yı tuşlayacak ki ‘yaz şimdi!’ diye
ve tam 23 sene geçmiş olacak ki üstünden
On Dokuzuncu Güzünde
yine yağmurlu eski bir rüyanda
bu kehaneti duyduğunu hatırlayacaksın:
‘Yağmurlar mevsimi başlayacaktır yakında.
Penceren altındaki sarı, beyaz, bordo kasım patları
Garip sihir üfleyecekler titrek kalbine
Ve Sen Durmadan Yazmaya Başlayacaksın’
11 Aralık 2015
Seferihisar / İzmir