Bugüne dek, bize kadim öğretiymiş gibi sunulan saçmalıkların sözde temsilcileri diye ortaya çıkan bazı gruplaşmaların içine -burada neler oluyor acaba diye meraktan- girmişliğim vardır ancak oralarda fazla duramamışımdır hatta atılmışlığım bile vardır çünkü hep ‘çıkıntı‘ sorular sormuşumdur. Her ne kadar amacım kimseyi ters köşeye yatırmak olmasa da sadece öğrenmek isteği barındırsa da benden hiç haz etmemişlerdir.
Allah’ım, bilseniz içlerinde ne kaçıklar vardı; kaç tane kayışı koparmış kişiyle tanıştım. Kimseyi etkilemek istemem; onun için adlarını vermiyorum. Millet isterse içlerine girer çıkar; hanyayı Konya’yı anlar ya da içlerinde kalır; ayvayı yer.
Sizi bilmem ancak şahsen ben içlerinde barınamadım; oralar özgür ruhuma iyi gelmedi. Ha, barınmak ister miydim? Hayır.
Başta “bu işler guru guru gitmez; girip bir sulandırayım,” dedim ancak olmadı; orada olan saçmalıklara fazla dayanamadım, “bunlar guru gürültü,” diyerek uzaklaştım o sahte dünyadan.
Ee, bu işler böyledir; çakma guru murular, kayıtsız şartsız biat ister. Sorgulayan insanları sevmez, kendi grubunda barındırmaz çünkü onlar foyalarını ortaya çıkarır, tahtlarını sallar, itibarlarını zedeler; bu da onların işine gelmez…