Site icon Yuvaya Yolculuk Dergisi

İnsan eliyle şekillenen kader

“Biz herkesin kaderini kendine bağlı kıldık”

Bilirsiniz, bu cümle kutsal metinlerde geçer.

Bir de insan eliyle şekillenen kader vardır; o, korkunun tetiklediği baskı ve eylemlerin sonucu oluşur.

Ne yazık ki bu kaderi toplumu oluşturan -sözde saygın kişiler olarak kabul edilen- fertler yapar, kimse de çıkıp ses etmez; onların aslında Allah’ı oynadığını bilmeden, sorgulamadan biat eder, dediklerini aynen yapar.

”Bilimsel olarak bu böyle,” denir, çıkılır işin içinden…

Oysa bilim denilen, şüpheye dayalı ve deneysel bir olgudur yani bilimsel veriler hiçbir zaman kesin değildir; bu dikkate alınmaz ve virüs aşısı vb. diye ortaya çıkarılan ürünler, kobay olarak seçilen birilerinin üzerinde denenir ve genel bir sonuç gibi insanlara aktarılır.

Biz bu süreci üç yıldır yaşıyoruz; birbirimize “aşı ol,” diyerek -belki de birilerinin sonunu hazırladığımızı bilmeden- bir aşı furyası başlattık.

Aşı olmak istemeyenlere toplum olarak yaptırımlar uyguladık; onları, aşı olmazlarsa ekmeklerini ellerinden almakla tehdit ettik ki imzalanan aşı sözleşmelerinde ‘olmak zorunlu değil’ yazıyordu ancak biz bu kuralı çiğnedik.

Konu dönüp dolaşıp yine insanın kendine, bağışıklık sistemine geldi; güçlü olanlar hayatta kaldı, zayıf olanlar gitti.

Yaratılan korku da bu süreci etkiledi tabii; insanların bağışıklık sistemini zayıflattı. Böylece gidenler kervanına onları da ekledik.

Artık külahı önümüze koyup düşünme zamanı; neler yaptığımızı sorgulamalıyız.

Çok şükür bunları yazdırana; vesile olana, beni hayatta kalanlar kervanında tutana ki siz şu anda onları okuyorsunuz.

Yazdıklarımdan dolayı, kişiler olarak suçluluk duymanız gerekmiyor çünkü bu eylem planından hepimiz sorumluyuz yani ortada bir suç varsa hepimiz suçluyuz.

Aşı adı altında bir ‘kitle yok etme silahı’ geliştirildi ve hepimiz onun bir ucundan tuttuk.

En azından kaderleri belirleme konusundan el çekerek işe başlayabiliriz; insanların özgür bilinç ve kararlarına saygı göstererek bu vebali üstlenmekten, bunun yarattığı vicdan azabından kurtulabiliriz.

Dilerim yazdıklarım birilerinin kulağına küpe olur.

Hepinize huzurlu ve sağlıklı günler dilerim…

Exit mobile version