Kadın ve Şiddet; Kadın ve Erkek demek isterdi gönül ama Şiddet ile Erkek özdeşleşmiş bu bağlamda. Ben bir erkeğim, kadın bana göre ben olmayan bir öteki ve ergenlik çağımdan beri bu olguya karşı takıntılı olduğumu sizden gizlemeyeceğim. Ben ve öteki arasındaki farkı düşünürsem bende olmayanları tamamlamaya çalıştığım bir başkası diyebilirim. Bende olanı onaylayan zaten bendeki ‘ben’in altını çizmektedir. Olmayan ise bana göre kadın, bir kadına göre ise yine kendimden yola çıkarak bir erkek olmalıdır.
Basitçe bir kadının kendisi olma özgürlüğünden bahsediyorum. Bir erkek kadar özgür olabilme. Mesela bugün çocuğu kocaya bırakıp kafede arkadaşlarıyla oturabilme ya da hiçbir şey yapmama özgürlüğünden. Mesela biz erkekler siz kadınlara bu lafları sıralayıp kadın özgürlüğünü nasıl elde edebileceğiniz hakkında ahkam keserken sizin bunlardan çok uzak ötede bir yerde yeni baba adayları yetiştirmenizden. Kendi öz babanızla kurduğunuz o derin ilişkiden. Ve hatta babanızın annenize dayattığı ya da öğrettiği o eski söylenceden.
Bir Ahbap olarak evrensel değerlerimle, bir kadının belirli gün ve haftalarda övülmesini değil, tıpkı ‘ben’ gibi varoluşun perdesinde yansıyan bir insan ruhu olduğunu düşünmek isterim. O’nun da kendisi olmasını isterim. İnsan kendinde eksik olanı tamamlamak ister. Kadın kendindeki erkekliği, erkek kendindeki kadınlığı. Tamamlanıp birleşip, kendinde eksik olanı gidermek ister. Ülkemizde ötekini, bizden olmayını hoşgörü ile bağırımıza basacaksak, buna önce yakınımızdaki kadınlar ile başlamalıyız sevgili erkekler. Ve kadınlar şefkat duygusunu tatmak istiyorsanız, kendi hem cinsleriniz ile bir araya gelin. Bu duygular kadınlık erdemini, gücünü hissetmenizi kolaylaştıracaktır. Ve biz erkeklere olan öfkenizi aşk adına şefkatinizle besleyin. İnanın o zaman biz insanlar siz kadınların şefkatiyle birbirimize sarılacağız.
Kadına Şiddet denen laf bir erkek söylemi. Bu lafı kökünden reddediyorum. Kadınların mukaddes sevgisine kendimi açıyorum. Annemden alamadığımı eşimden almaya çalışmayacağım. Bir erkek olarak insanlık paydasında buluşacağım. Eşim kadın olduğu için istediği rolü seçecek ben de erkek olduğum için istediğim rolü seçeceğim. Sonra farklı iki deneyimi birleştireceğiz.
Eğer bugün kadına karşı şiddet var ise bu biraz da kadının içinde biriken öfkeden kaynaklı. Kadın erkeğe karşı gücünü öfke ile değil şefkat ile ifade ettiğinde erkeğin aslında kendine hizmetkar olduğunu görür. O yüzden bugün ey erkekler biz çok biliyoruz, kadınları çok ezdik, artık ezmeyelim söylemi yerine ey kadınlar siz o kadar güçlüsünüz ki biz erkekleri adam etmek için geldiniz. Havva, Adem’e bu yüzden geldi. Ne olur vazgeçmeyin sizin şefkatinize değecek, çocuklarınıza her anlamda sahip çıkacak erkekler hala var. Lütfen gücünüzü bizi üzmek ya da cezalandırmak için değil hala kadınlık şanınıza en yakıştığı gibi bizleri sevginizle beslemek için kullanın. Tüm bu tüketim saçmalıkları ve kültürel dejenerasyona rağmen siz elinizi göbek deliğinizin iki parmak altına koyun ve biz erkeklere kadınlık gücünüzle yardım edin lütfen. Yoksa aşk kalmaz. Aşk kadınla erkeğin arasında kalp şeklinde bir elma.