Bir önceki yazımda yüzyıllar boyunca insanların kendilerini keşfetmek ve yaşamlarına ışık tutmak için kartlara danıştığını gördük. Şimdi zaman yolculuğunun günümüz kısmına ışınlanalım. Tarot kadim bilgilerini hep sakladı, geleneği hiç bozmadı. Tarot okuyucuları da geleneğe her zaman sadık kalmaya çalıştı. En azından çalıştıklarını umuyorum diyelim. Maalesef günümüzde Tarot’un itibarı, kafelerde günde 10-15 kişiye fal bakma gibi düşünülse de tarot aslında günde en fazla iki kişiye bakılmalı ve enerji alanı kartlar son derece titizlikle temizlenmelidir. Kafelerde bakılan kısım benim uzmanlık ve ilgi alanımda değil, emeğe saygı duymakla birlikte bu konudan sevgiyle uzaklaşıyorum.
Tarot; sevinci, üzüntüyü, umudu, korkuyu ve hayatta olan tüm zıtlıkları bize sunarken yaşamımızda ilişkilerimizde ve deneyimlerimizde her anda bize tavsiye verir. Onun en büyük gizemi buradadır. Kartları kim için açarsak açalım mutlaka bir cevabı vardır, bazen sessiz kalmak da en büyük cevaptır bunu da eklemeden geçemeyeceğim.
Tarot’un en sevdiğim kısmı objektif olmasıdır, özellikle kendi okumalarımda kendimle ilgili görmediğim bazen görmek istemediğim gerçekleri bazen şefkatle bazen bir tokat gibi gösteriyor bana. Objektif olmak zordur, bazen kişi sadece görmek istediğini görecektir, ancak zaman geçtikçe iç sesimiz ve kartlar bize gerçeği gösterecektir.
Tarot en basit tabiriyle sembol okumadır. Sembollerle ifade etme biçimi; sanat ve edebiyattan tutun da hayatın her alanında bizimledir. Tarot da bizimle sembol diliyle konuşur. Tarot okuyucuları da sembol dilini okuma konusunda uzmanlaşarak kartlara bakar bakmaz o konuyla ilgili sembolün verdiği mesajı anında görür ve çevredeki kartlarla ayrıntılı bir görü ortaya çıkarır. Bu ilk başta biraz zor gibi görünse de çalıştıkça ve uzmanlaştıkça birkaç saniye içinde bilgileri açığa çıkarma yetisi kazandırır.
Sembollerin günümüzde pek çoğu sokakları gösteren oklar veya iyi şans getiren simgeler olmakla birlikte gerçekte çok derin anlamlar ifade etmektedir. Hayatın akışında dünya telaşı dediğimiz oyun alanı içerisinde görmediğimiz görmezden geldiğimiz binlerce sembol var ve bu sembolleri hayatımızı kolaylaştırmak için kullandığımızda bu oyunun çok da keyifli olduğunu görebiliriz. Bazı semboller vardır kendi anlamları dışında başka anlamı asla taşımazlar, fakat bazıları vardı ki her birey için farklı bir kavramı ifade eder. Tarot kartlarında da böyledir. Semboller kendi anlamlarını taşır fakat o anda açılım yapılan her kişi için her an o sembolün verdiği mesaj farklıdır. Bu da müzik notaları gibi sonsuzluktan gelip sonsuzluğa açılan bir kapıdır. Tarot okuyucularının bile bilmediği ve o anda açığa çıkacak henüz keşfedilmemiş binlerce sembol gizlidir o kartlarda.
Arzularımızın nesnesidir semboller sevgiyi, adaleti, gerçeği, tutkularımızı, hırslarımızı gösterir bazen. Bir kalp kimimiz için evlat kokusu taşırken kimimiz için cazibedir. Bir şapka bazen entelektüel birikimi ifade ederken bazen sadece kelliği gizlemek için takılabilir. Sembol dünyasını görmeyi seçip kalpten anlamaya çalıştığınız zaman sadece Tarot okuyuculuğu yaparken değil hayatta da çokça farkındalık kazanacaksınız.
Hayatta en çok farkındalık kazanmamız gereken sembol dili bence renkler ve sayılardır. Kendim özellikle saatlerde ve gördüğüm plakalarda sayı mesajlarına dikkat ederim, renkleri de alanımda günlere göre kullanmayı çok severim.
En basit tabiriyle küçükçe yazacak olursam;
Renk sembolizmi:
Siyah, karanlık ve bilinmezlik
Beyaz, maneviyat ve saflık
Mavi, derinlik ve sükunet
Kahverengi, gelişmemiş potansiyel
Altın sarısı, zenginlik, bolluk, refah
Gri, tarafsız olmak, duyarsızlık
Yeşil, doğurganlık ve büyüme
Turuncu, tutku ve arzu
Pembe, masumiyet, romantizm
Mor, kutsallık ve liderlik
Kırmızı, tutku ve irade, hırs, öfke
Gümüş, düşünce ve sezgi
Eflatun, spiritüellik ve inancın rengi, Tanrı’nın gücü
Sarı, şehvet ve ışık, neşe
Sayı sembolizmi örnekleri:
Sıfır: Hiçlik, yaşam döngüsü, başı sonu olmayan
Bir: Varoluşun kaynağı
İki: Dualite, denge, çatışma
Üç: Yaratıcılık, kutsal üçleme
Dört: Bütünlük ve sabitlik
Beş: Ruhu temsil eder, beş duyu beş organ gibi
Altı: İnsan
Yedi: En mistik sayı, kainat 7 günde yaratılmıştır, 7 erdem vardır gibi çokça devam eder
Sekiz: Sonsuzluk, yeniden doğum
Dokuz: Sonun başlangıcı, dokuz aylık hamilelik gibi son aşama
On: Tamamlanma ve Mükemmellik.
Elementler sembolizmi
Toprak, soğuk ve kuru, aynı zamanda yaratım ve sabitlik
Su, soğuk ve ıslak
Ateş, sıcak ve kuru
Hava, sıcak ve ıslak.
Bu semboller akla ilk gelen hayatta karşımıza en çok çıkan sembollerdir. Dünya gezegeninde gördüğümüz görmediğimiz binlerce sembol vardır.
Yazımı tamamlarken söylemeyi en çok sevdiğim cümlelerle kapanışı yapmak istiyorum.
Semboller bize görmemiz gerekeni göstersin, anlamamız gerekeni anlatsın, fark etmemiz gerekeni fark ettirsin, bilgelikle ışık olsun yol açsın, iz versin, huzur getirsin, şifaya aracılık etsin.
Öyle de oldu.
Bir sonraki yazıma kadar sembol farkındalığıyla kendinize iyi bakın, sevgiler.
Daha önceki yazılar…
Zaman yolcusunun Tarot notları – Tarot’a Giriş
Zaman yolcusunun Tarot notları – Tarot’un Kökenleri
