Site icon Yuvaya Yolculuk Dergisi

Kara gözlü çiçeklerin okült kimliği

Karanlık çoğu şifacıya kötümser ya da negatif olan yönümüz gibi algılanır oysa ki Okült kaideler içinde karanlık içinde ışığı taşır, ışık içinde karanlığı.

Marifet hem karanlığı hem de ışığı dengelemektir ne zaman karanlıktan destek almalıyım ne zaman ışığa akmalıyım ve ışıktan karararak kapanan içsel gözlerimle ne boyutta bir görme kazanmalıyım. Tüm soruların cevapları kara gözlü çiçeklerle yaşadığım ilk temasta kendini anlattı.

Kara gözlü çiçeklerin okült kimliği

Yıl 2023 Colombia Medicine, davet alarak yaka paça Paris aktarmalı vardığım gri gök yüzlü, karanlık bir ülke her yerin yosun ve küf koktuğu güneşin ortaya çıktığında bir kızgın, kaynar su edası ile sizi yakması ile var eden bir iklim. Abartının dozunun kaçtığı aslında her şeyin dozunun yüksek olduğu bir ülke. Peru kadar palazlanmamış ama kendine has gizemi ile gizemli kalmayı başarmış bir ülke.

Hiç gökyüzünün bu kadar gri olduğu, sert çehreli bir güneş hiç görmemiştim. Hadi hayırlısı diyerek uslu bir kız çocuğu gibi söz dinlemeye başladım ,başardım…

Yaşadığımız bizim için bir aylığına tutulmuş evin yollarında, sabah erkenden yürümeyi çok sevmiştim, işte kara gözlü susan çiçeği ile orada tanıştım, karanlığın gözlerini taşıyan çiçek; “Black Eye Susan”

Silik bir turuncu rengin hakim olduğu, sarmaşık gövdesi ile her yerde sürüş yapabilen güçlü bir çiçek o. Tam çiçeğini merkez noktasında duran kapkara, simsiyah tutkulu bir bakışı ve gözleri var. Onunla tüm çiftçiler mücadele halinden şikayetçi, bu bitkiden onlar, yerde ilerleyebilen, ağaçlara tutunarak en tepeye ilerleyen, sınır tanımayan bir karakterli. Satürn’ün kızları onların yeryüzündeki temsilcileri, bekçileri, uyaranları gibi.

Virajı aldığım ilk noktada başlıyorlar, yaklaşıyorum onlara ve tutkulu siyah gözlerin içinde inanılmaz gevşiyorum, Tanrım bu neyin hali?

Saatlerce yürüyorum onların arasında, bazen sadece kıyılarında ilerliyorum tarif edilemez bir teslimiyet içine alıyor, karanlıkla herkesin bir ilişkisi vardır ama iyi ama kötü. Bu alanda korku yerini salmaya, terk edip bırakmaya teşvik ediyor adeta güçlü bir illüzyon yaşıyorum onunla aramda.

Geceleri koskocaman Ay altında onu araştırıyorum, ailesini, akrabalarını, okült anlamlarını, gizemli bir yolculukta geceleri ilerliyordum. Gündüzleri ise hemen hemen hep yanlarında zaman geçiriyordum. Bir gün karşılaştığım bir bilgi beni çılgına çevirdi kitaptan söz eden makalenin yazarı onun psikoaktif yani entojenik yönüne dem vuruyor. Yapışıp kalıyorum sayfalara daha derine onun kalbine inmeye çalışıyorum. Bir sayfada ki tarif ilgimi çekiyor ve bu tarifi bir gün sonraki ayahuasca seremonisinden önce halletmeliyim diyorum kendime.

Ertesi sabah günün ilk çiği çiçeklerin üzerindeyken yanlarına varıyorum her şey hazır, kaynatılmış şişeler, cam kavanoz saf su ve niyetim.

Enerjetik özünü seyreltmeye başlıyorum bunu integral homeopatinin inceliği ve ezoterizmin ruhsal frekansı ile birleştiriyorum. Amazonun tepesinden, Gutepeden kökleniyorum. Tam 48 saat onu yatırıyorum derin bir uykuya ve arada kulağına güzel sözler fısıldamayı unutmuyorum.

Beni bekle lütfen diyorum yetiştiremedim üzgünüm ama senden önce aya anneye sözüm vardı ona katılmam gerek diyerek veda ediyorum.

Kendime gelmem günler sürüyor, yemek yiyebilmem beşinci günün akşamında midemde uyanıyor tuhaf ama bir türlü köklenemiyorum. Öylesine eter ve hava yükü ile yukarıdayım ki gözlerimle istiyorum artık evrenden her şeyi. Bu hiç alışılmamış halime alışmam gerekiyor ya da gerekmiyordu.

Kara gözlü Susan beni bekliyordu onun Aya anneyi kızdırmayacağını ve fitoterapik olarak bana destek olacağını öğrenmiştim şimdi ki zaman ve her şeyin an da geçtiği bir o kadar yorucu bir o kadar da keyifli yolculuğu. Karanlıkta dinlenmeye ihtiyacım vardı, ışık almayan zihnim ve gözlerim ancak rahatlayacaktı zira her şeyin algısı çok açılmıştı bende. Hassas kulaklar, hassas parmaklar, hele onlar sanki başka birine ait gibilerdi.

Kara gözlü çiçeklerin okült kimliği

Her sabah havada süzülen bedenim, zihnim ve kalbim bir kartal gibi en yükseğe ulaşmak istiyordu bu yüksek irtifanın aklı.

Ezdim, böldüm, ellerimin enerjisi ve parmaklarımın gücü ile onu bir güzel dozuna yerleştirdim artık hazırdık ikimizde…

Karanlıkların içinde bir süreliğine köklenebilmek, şifalanmak hazırlanmak ; yeniden doğmaya.

Daha fazla bilgi istemeyin benden bu kadarı kafi diyelim.

Üstadım, şamanım, kılavuzum ,Nepal de onunla her buluştuğumuzda bana karanlıktan korktuğun sürece o kazanacaktır unutma tüm maharet, cesur bir kalp ve bedenle ona teslim olmandır ama gözlerini açarak dal bu karanlığa ki içinde ki ışığı yakalayabilesin. Asla korkma…

Bitkinin ruhundan seni bu yoluculukta bırakmamasını niyet et ve kibarca, şefkatle istenir korkak gibi değil. Samimiyetini ve ona olan hayranlığını unutma, yanından hiç ayırma kara gözlü Türk kızım derdi.

Kara gözlü çiçekler Satürn’ün bakışlarıdır. Tüm doğada var olan bu kara gözlüler ışık ve gölge dengesini temsil eden çiçeklerdir.

Karanlığın içindeki ışığın görünebilir olmasına izin verendir bu çiçekler. Gazanıa çiçeklerinin simsiyah hareleri gibi ya da anemonların kara gözleri gibi derin bakışlılar. Karanlık yıldızların yeryüzü kızları olarak tanınırlar. Örneğin Algol yıldızı ya da Medusa’nın başı adında ki karanlık yıldıza sadık yeryüzü yansıması olarak da kabul edilen ; Peganum harmala. Ya da gece yarısında açan Datura çiçeği gibi. Hepsi karanlığın gücünü ışığa çevirebilen zihnin perdesini kaldırıp onu daha ileriye götüren kılavuzlar. Karma ile çalışırlar, hücresel hafızayı güçlendirmek, rahim kayıtlarını açmak gibi birçok ustalaşmak gereken alanlara dokunuyor. Kimdiniz? Ne için ve kim olarak yeniden geldiniz? Zihni engelleyen ve zamanla daralmış akıl yollarını nezaketle açar, dokunmak ve hissetmek için travmaları yüzeyde bir ölü enerji olarak anlatır ve seslenir; bu ölü hatırayı suyun akışına bırak temizlesin, tutunma ona, acıdan beslenmekten vazgeç.

Bir gün size de kılavuzluk edebilmesi niyetimle, dağlardan sevgilerle…

Ayşegül Savaş

Yazar

Exit mobile version