Aynaya bak Sen’leri gör

Bir ayna ile yola çıktım
Ama ne ayna?
Dediler ki aynaya bak
Kendini gör.
Aynada bana kendi aksimi gösterecek can aradım yıllarca.
Değil mi ki kendimi biliyordum.
O halde aynadan yansıyacak kişi öyle sıradan biri olamazdı di mi?

Aynaya bak Sen'leri gör
Nalıncı keseri gibi hep kendime yonttum
Kendim haricinde gördüğüm her kötülükten beri oldum.
Nafile aradım yıllarca
İnsan kendini kendinden gayrısında nasıl bulmuş?
Günlerden bir gün biri aynayı elimden alıp yüzüme tuttu.
Gördüğüm sadece dümdüz bir insan oldu.

Ey hayırlıların en hayırlısı
Ey şerlilerin en şerlisi
Ey iyilerin en iyisi
Ey kötülerin en kötüsü
Ey tek yumurtadan can bulan Habil ve hem de Kabil!
Ey İnsan evladı insan!
Benim gibi dışarıda boşa arama
Şeytan da senin içinde melek de
Havale geçiriyor gibi sayıklar durursun
Rüya içinde rüyadasın
Her düşünceni her bildiğini gerçek sayarsın.
Çok büyük bir cevheri içinde tutarsın
Bundan sebep
Peygamberin Muhammed’in kalbinin desteklendiği yerdesin.
Tüm kainat gözünü açmış beklemekte simyanı
Cevher dedik ya cevher nedir?
Bir madenin doğada bulunan formu.
Demir cevheri bile demir olmak için ne ateşlerde yanar.
Sırrını ateşe verir özünü kendine alır.
Peki simya ne için?
Demiri altına ve belki eşsiz bir mücevhere yani özüne çevirmek için.
Kimun için? Kendin için mi?
Hayır! Hizmet için.
Rabbinin kuranda dediği gibi
Gözünü bir dolaştır. Gökyüzünde bir kusur bulamadın EVVEL ALLAH. Bir sefer de benim için gönder gözünü gezsin.
Arasın bakalım şu kainatta özünü kendine sunan insan haricinde tek bir varlık var mı?
Onu da mı bulamadın?
O zaman kusur gözünde mi?
Gözlerin kapalıyken rüyayı nasıl görürsün?
Özünle mi, gözünle mi?
O zaman söyle hata özünde mi, gözünde mi?
Ebu Leheb de sensin Ebu Talip de.
Habil de sensin Kabil de
Başkasını değil kendini yak
Bilmezmisin bu topraklarda dayak yiyeni eve gelince bir de babası döver
Mazlum olmazsa zalim de olmaz
Zalim kadar mazlum da suçludur
Kötü kadar iyi de
Her bir cevher filizi ateşe atıldığında kötüsünü dışarıda bırakıp bütüne karışır.
Bir olurlar
Bırak artık anasının koynunda uyuyup türlü rüyalar gören çocuk olmayı.
Görmezmisin çocuk ki elinde kılıçla rüyasında savaşırken kılıç anasını kesmekte
O ana ki evladına kıyamadığından onu uyandıramaz
Anladın mı neden dünya ana, neden toprak ana?
Başkasıyla uğraşana kadar kendinle uğraş
At kendini ateşe sırrını ver ona
Özünü bir mücevher taş gibi bütünde ait olduğu yere yerleştir. Ve kapı açılsın. Aynı filmlerdeki gibi.
Belki o zaman görürsün zehire ihtiyacın yok. Aynada gördüğün düşman da sensin. Hem zehir de yem yılan da.
Dünya da bunu sana fark ettirmeye ve zehrini son damlasına kadar senden almaya çalışan bir görevli.
Yetişsin artık gözünü kapatıp da kendini kör sanmaların.
Eziyetin, döktüğün kan bitmek tükenmek bilmezken kendini haklı sanmaların.
Şeytanı kendinin dışında aramaların.
Bana kendimi nasıl bile bile ateşe atayım deme.
O aynaya bak
Senleri gör
Aynadakileri tüm çıplaklığı ile görmeye kalbin dayanabilmiş ve hala ölmediysen ki insan ölümsüzdür.
O ateşte yanmaya da oradan bambaşka biri olarak çıkmaya da gücün yeter.
Yeter ki aynaya bakmaya istekli ol!

Yazar Hakkında

Benzer yazılar

1 Yorum

Yanıt verin.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir