Gizemli Bir Oyundur Hayat

İnsan, kalbinin huzurunda kendiyle buluşan

İnsan, zihninin yanılsamalarında kaybolan

İnsan, ruhsal arayışlarıyla sahneye çıkan

İnsan, zihniyle kurgulayan ve kalbiyle seyreden

İnsan; düşünen, hisseden ve ruhuyla varlık bulan

Düşüncelerinizi özgürce hayatınıza yansıtırsınız. Düşünceleriniz duygularınızı etkiler. Duygularınız ise tutumlarınızı. İnsan, düşüncelerinin enginliğinde yaşar hayatı. İnsan ruhunun derinliğinde hisseder, hayatın mizansenlerini. Her insanın, hayata bakış açısı farklıdır. Her insanın, hayatı yorumlayışı kendine hastır. Her insanın deneyimleri, ruhunun sonsuz arayışlarıdır. İnsan, deneyimleriyle kendi hayat oyununa nice hatıralarını bırakandır.

O zaman, ne dersiniz hayata kendi yorumunuzu katmaya. Ne dersiniz, hayat sahnesine anlam kazandırmaya. Ardından, kalp gözünüzle ve umutla hayatı seyretmeye.

Herkes kalbinin huzurunda çıkar hayat sahnesine

Ne bir kutupluluk vardır orada

Ne de tek bir doğru

Ne etkilemek ister, kendi doğrusuyla başkasını

Ne de yolundan çevirmek gayrısını

Her ruh kalbiyle seyreder hayat sahnesini

Her insan, kendi yorumunu katar hayata

Görünenin ardında saklı, nice hakikatler vardır ki

Anlamak için saklı olanı

Bütün zıtlıkların ötesinde bakmak gerekir hayata

İşte o vakit

Sen ve Ben’de yoktur ayrılık

Sahnede sergilenen her oyun

Aynadaki yansımadır, görebilen gözlere

Hayat, izleyeni ve oynayanı aynı sahnede

Sergilenen gizemli bir oyun misali sadece

Hayat sahnesinde, farklı kurguda oyunların izleyicisi gibiyiz. Türlü duygular yaşatır her anıyla bize, hayatın renkli oyunları. Heyecan, coşku, sevinç, huzur, güven, merak, korku, kaygı, kızgınlık, kıskançlık, hüzün, hayal kırıklığı… Zamanın koynunda, geniş yelpazede duyguları hissederiz hayatın içinde. Farklı roller üstleniriz, hayat sahnesinde her birimiz. Sosyal bir canlı olmanın, kaçınılmaz hikayesidir bu.

İnsan tüm takındığı rolleri bir kenara koyduğunda, hissettiğinden öte değildir aslında. Kendi kalbinizin huzurunda neyse hisleriniz, kendinizi bu hislerle tanımlarsınız. Tüm sıfatlardan özgürleştiğinde insan, ruhen hisseder varlığını. Hayatın sonsuz nefesini, sakin ve huzur içinde dinler o zaman. Kalabalıkların hoyrat gürültüsünden uzaklaştığında insan, keşfeder doğanın görkemli huzurunu. Tutunduğu tüm fazlalıklarından özgürleştiğinde, sadeleşir hayatının her sahnesi. O sahnede yoktur yalan dolan. O sahnede yoktur kavga gürültü. O sahnede yoktur rekabetin ezici gücü. O sahnede yoktur samimiyetsizliğin yüzü. Ağırlığı olan tüm duygulardan uzaklaştığında insan hafifler. Hayatın her sahnesinde huzuru yakalar. Oyun içinde nice oyunları farkındalıkla seyreder.

Gözlemleyenin zihninde değil, kalbinde gizlidir işin sırrı. Her şeyin bir kurgu olduğuna uyanan insan, kontrolü zihninden kalbine alandır. Kalben sükut içinde seyreder hayat sahnesini. Kalp gözüdür, sevginin sonsuz gücüyle hakikati gören. Kalp gözüdür, iç içe geçmiş olandan gerçeğin sırrını ayıran. Kalbinin efendisi olmayı bilendir, ruhunun kudretinin farkında olan. Dinleyin kalbinizin sesini kararlılıkla. Kalbinizle izleyin olan her şeyi. Kalbinizle seyredin hayat sahnesini.

Gizem dolu oyunların sergilendiği bir sahnedir bu

Elinde kalemin, kalbinde engin hislerin

Yazan da, oynayan da, izleyen de sen

Soruların kadar açılır perdeler sana

Arzu ettiğin kadarı serilir önüne

Ya evreni kucaklarsın sonsuz bilgi deryasında

Ya dünya kapanına sıkışıp kalırsın biçare

Bir kez tadına vardıysan Âb-ı hayatın

Her yudumunda, yeni sırlar keşfetmek ister ruhun

Ne hayatın hülyasına aldanırsın

Ne nafile vaatlerle avunur zihnin

Hakikat deryasında yüzüyorsa ruhun hür