Site icon Yuvaya Yolculuk Dergisi

Spritüel Düşüş Merdiven

Doğum ile ölüm arasında yeryüzünden gökyüzüne ulaşan merdivene benzer yaşam; her tırmanışın içinde aşk, ayrılık, korku, sevgi, gelecek, geçmiş, mutluluk, coşku ve çocuklar, bütünüyle bu merdivenin basamaklarında yaşam bulur.

Bu öyle bir sihirli merdiven ki;  yaşamımızdaki her düşünce SİHİR gibi tüm yaşamımızı, seçimlerimizi, isteklerimizi, acılarımızı, neşemizi ve mutluluklarımızı belirler… Tekrar merdivene gelmek istiyorum.

Mesela bu merdiven yerden gökyüzüne seksen yaşında olsa ve ben bugün 43 yaşındaki Zafer’e tekrar o merdivenin başına git ve düşün ne olmak isterdin diye sorsan? Sence ben ne isterim? Veya sen ne isterdin? Asıl anlatmak istediğim geçmişe dönüp neyi isteyip istemediğim değil,  bugün ben o kırk üçüncü basamakta olan Zafer ne hissediyor? O basamakları çıkan Zafer, geçmişten bugüne o basamakları çok hızlı mı çıktı, birilerini kırdı mı, ezdi mi veya acı mı çekti, mutlu mu oldu, dahası Zafer bu basamaktan diğer basamağa çıkmak için hazır mı? Ya sen ?

Sevgili aşklar, sadece şunu söyleyebilirim, özellikle kırk yaşımdan sonra o basamakları tek tek çıkmıyorum o basamakların arasında boşluklar var olsa. İşte o boşluklarda durup düşünüyorum? Ben doğru bir insan mıyım, ayaklarım yere basıyor mu, egom tavan mı yaptı, hırslı mıyım, kalbimin sesini işitiyor muyum…  İşte o merdivenin boşlukları var ya orası benim ruhum…

Zihinden öte bugüne kadar kendimizi sahte kimliklerle var ettiğimiz; aileden ve toplumdan öte olan boşluk. Bugünün tasavvufunda ki hiçlik, yogi üstadlarının zihinden öte aradığı boşluk ve o senin aynı zamanda iç dünyan. Bu boşluktan doğar ışık ve ışık bir üst basamağı görmen için ışık tutar.

Kimler geldi kimler gitti o boşlukta tutunamadı… Çünkü o merdiveni hızla çıkanlar bugün egoları tavan yapmış insanlara sahte kişisel gelişim, sahte enerji, birçok spritüel hokkabaz tarafından işgal edilmiştir. Kimi para hırsı, kimi cinsel sapkınlıklarının içinde param parça olmuştur. Ama onlar hala zanlar ile yaşar. Kendini bulmadan/anlamadan zerre sevgi olmayan bu insanlar kendilerine dönüp ben doğru muyum diye sormuyorlar. Kendi gölge taraflarını görmüyor görmek istemiyorlar, tam tersi ayakları yerden kesilmiş bu insanlar sözde uyanmış! Bütün dünyayı uyandırsan ne olur? Sonuç; büyük ego basamakları yağlamış, dengesiz bir şekilde ha düştü ha düşecekler…

Bu yüzden ki, Uyanan çok olur ancak seçilmişler az olur, uyananlar tekrar uykudadır…

Ya sen dostum, bu spiritüel sistemde her eğitime katıldın kime sorsan benim aldığım kozmik enerji mükemmel, aldığım reiki mükemmel…  ama bu mükemmel eğitim seni mutlu insan yapmıyor. Tam tersine üçüncü/dördüncü boyutta yaşadığını söyleyen fakat gel gelelim mutsuz, öfkeli, yargılayan İnsanlarla karşılaşıyorum… Sorun spiritüel enerji değil… enerji ne yapabilir, onu istediğin gibi kullanırsın. Ama bunu maji ve kötüye kullanan çıkarcı, menfaatçi, yalancı insanlarda var bu da iç içe geçmiş ayrı bir konu…

Eğer ki merdivenin başında ve bu yoldaysan o boşlukta bir düşün derim, çünkü ne yaparsan yap önce kendini insan olarak bul, insan olmak tüm enerji sistemlerinin de üzerinde istediğin kadar yukarılara çık.

Geleceğin nokta işte bu dünya… Başka alemler hakkında farkındalığın olabilir bu iyi bir şeydir… Ama bu dünyanın ruhu; hala çimeni, ağacı, çiçeği, denizi, aşkı, sevgisi, empatisi, iyiliği ile hala burada ve sen tekrar buraya ayakların toprak anaya değene kadar buralısın, fazla uçmayın bence. O basamak boşluğunda; merhamet, saflık ve sevgin yoksa hiç çıkma, bir düşün istersen…Düşmeden!!

VE Kalbinin sesini dinle… Merdivenleri lütfen yavaş çık ve her boşlukta kendi iç sesini dinle…

Sevgiler

Exit mobile version