Hak edene hak ettiği, layık olana layık olduğu kadarı verilir; bu ‘Muhammedi’ bilincin ilkesidir.
Şu anda geçerli olan bu ilkedir.
Sana tokat atana diğer tarafını dön; bu da ‘İsevi’ bilincin ilkesidir.
Bu ilke günümüzde geçerliliğini yitirmiştir.
Eğer bu bilinçte kalırsanız ya ezilen ya da ezen olursunuz; dengeler alt üst olur, ikilik en uç noktalara varır ki;
Bu da birlik yasasına aykırıdır.
Bu yüzdendir ki;
Ancak ‘kendini bil’enler ve ‘sorumluluğunu üstlen’ebilenler Muhammedi bilincinin ilkesini uygulayabilir.
Çünkü onların adalet, merhamet ve vicdan duyguları gelişmiştir.
İnsan(sı)lar bunun yanından dahi geçemez.
Eğer henüz insan olmamış biri bu ilkeyi uygulamaya kalkarsa;
‘Bebek Musa’nın firavunun kucağına ver’ildiğinde olanların aynısı olur.
Adalet terazisi bozulur; onun yerini zulüm alır.
Hak ediş ve liyakat alanları zalimin işgaline uğrar.
Yine bu yüzdendir ki;
Bir an önce kendinizi bilin, sorumluluğunuzu üstlenin, insan(sı)ların yolundan çıkın, insan olma yoluna girin.
Girin ki bu dünyaya barış, denge ve huzur gelsin…