Sadelik, yaşamın bütün fazlalıklarından vazgeçiştir.
Sadeleştikçe ruh hafifler. Maddesel boyutun ağırlığı kalkar üzerimizden. Yaşama bakışımız daha net ve yalındır. Yaşamı hisseder özümüz, bütün melodisiyle. Yaşamın büyüsüyle tanışır ruhumuz, göz alıcı sadeliğiyle. Görünür olur bütün renkler, yaşamın görkemli tuvalinde.
“Minimalist yaşam” olarak da tanımlanan yaşamda sadelik anlayışı; hayatın maddi ve manevi bütün unsurlarını ihtiyaçlar ölçüsünde sınırlayıp, duyumsayarak, odaklanarak ve hissederek, daha esnek ve kaliteli bir yaşam yaşamaktır. “Önemli olan hayatta en çok şeye sahip olmak değil, en az şeye ihtiyaç duymaktır ” sözüyle Platon, aslında yaşamda sadelik anlayışına dikkat çekmiştir zamanında. Bir yaşam felsefesine dönüşür sadelik, benimseyenler nazarında.
Mahatma Gandhi, Leo Tolstoy, Albert Einstein ve Steve Jobs gibi tanınmış kişiler “Minimalist yaşam” felsefesini benimsemiş ve yaşamına yansıtmış akla gelen isimlerdir. Yaşamda sadelik anlayışı; karmaşık olanı basitleştirmek, ihtiyaç duyulana odaklanarak yaşama rahatlık, esneklik, hafiflik ve derinlik katabilmektir. Gereksiz olandan vazgeçiş, yeterli olana kanaat etmektir esasında.
Sadelik, yaş aldıkça arınmak bütün fazlalıklarından
Kalabalıkların gürültülü hoyratlığından uzaklaşmak
Sözcüklerin derinliğinde gezinmek usulca
Sadelik, gizemin huzurlu tahtında var olmak
Gösterişin tutsaklığından sıyrılmak, farkındalıkla
Ve seyreylemek ȃlemin ihtişamını huzurla
Sadelik, bütün sıfatların ağırlığından kurtulup
Öz varlığınla yol almak meçhule
Yalnızlığın korunda piştikten sonra
Hisseden gönüllere dokunmak usulca
Sadelik, ruhun mabedini bir sır gibi sakınmak
Egonun hükmünden ve kibrinden
Sadelik, hamlık diyarında avare gezinmiş özün
Yuvaya en saf haliyle dönüşüne hazırlanış özenle
Yaşamda sadelik dış dünyanın bütün fazlalıklarından kurtulmak, iç dünyamızda zenginlik ve derinlik kazanmaktır. İnsan olmanın bütün değerleriyle kendine, çevreye ve yaşama duyarlılıktır. Bütün bağımlılıkları terk ediş vardır özünde. Esiri olduğumuz bütün nesnelerden kurtuluşun hafifliği. Keşfedilmiş her güzelliğin bağlılıkla izleyicisi olarak, yaşamı duyumsamak ve ruh doygunluğudur aslolan sadelikte. Zincirler kırılmış, özgürleşmiştir ruh. Zihnin tozlu rafları temizlenmiş, düşüncede berraklık benimsenmiştir. Gereksiz olandan arındırılmış bir yaşamdır sadelik, nihayetinde.
Geçmişten özgürleşme yolunda bir adımdır ayrıca sade bir yaşam. Şimdiki anın büyüsü hissedilir doğasında. Görünür olur güzelliği her zerrenin. Ayna olur ruhumuza sadelik. Ve sonsuzdur huzuru hislerimizde. Vazgeçebildikçe çoğalırız yaşamın içinde sadeleştikçe. Daha derin duyguların gezgini olur ruhumuz. Hafifleriz yaşamın maddesel ağırlığında.
Sezgi yol gösterir, karma gölge olur
Ego çalım atar, bilgi fener olur
Sabır bilgiyi azimle arar, cehaletse köstek olur
Sadelik yolunda olan, hangisini yanına alıp
Hangisini terk eyleyeceğinin farkında olandır
Yolculuk sadeleştiğin ölçüde su gibi duru
Terk edemediklerin ölçüsünde, zahmetli ve bulanık
Yolun ve yolculuğun idrakinde olanın gayesi
Karışmaktır bütün sadeliğiyle, yaşam deryasına
Kendi tadında ahengiyle
Daha samimi ve derinliği olan ilişkileri hayatımıza çekeriz sadeliğin doğasında. Doğal, dengeli ve gereksinimlerimizi karşılayan beslenme anlayışıyla, sağlıklı yaşama şansı elde ederiz. Daha berrak bir zihinsel yapıyla, yaratıcı ve yenilikçi düşüncelerle yol alırız. Hayatın bütün alanlarında odaklanabildiğimiz konularda ustalık kazanırız. Yaşamın her anını özümseyerek, hissederek ve doyum alarak yaşarız. Mutluluğu, hedeflerimize olan yolculuğumuzun her anında hissederiz. Daha anlayışlı, daha üretken, daha doyumlu bir yaşamın anahtarıdır sadelik. Basit, yalın, doğal, karmaşadan uzak ve tadında…
O zaman ne dersiniz yaşamda sadeleşmeye farkındalıkla. Emin olun ki her vazgeçiş, yeni bir başlangıçtır sadeleştikçe yaşamınızda. Ve siz yaşamınızda sadeliğin büyüsüne kapılırsınız…