Kendimiz için ‘yalnız’ diyemeyiz çünkü değiliz ve zaten olamayız da; bu teknik olarak imkansız… Şunu bilin ki böyle söyledikçe böyle hissetmeye, dolayısıyla böyle olmaya devam edersiniz çünkü siz kendinizle ilgili ne hissederseniz o olursunuz. Ve şunu bilin ki şu anda hepimizin çevresinde birileri var ve çeşitli nedenlerle o özel kişi henüz o kişilerin arasında değil sadece; doğru hissiniz bu olmalı. Bu his sizi diri tutacaktır; hem böylece kendinizi sonsuz olasılıklara açmış olursunuz.
Emin olun, bir yerlerde hepimizin bir eşi var ancak şu anki bakış açımızdan onları göremiyoruz. Kendinize şunu sorun; Onu ‘bizi tamamlayacak kişi’ olarak görmek hayatımıza girmesini geciktiriyor olabilir mi? Ya da bir elmanın iki yarısı olmak gibi romantik ifadeler kullanmak… İki elmanın iki yarısı olunca hele hiç olmaz; işler iyice karışır, içinden çıkılmaz bir hal alır.
İşte çıkmazda olan ikili ilişkilerin metaforik tanımı; kendilerini birbirine benzetmeye ya da uydurmaya çalışan ve bu yüzden sürekli tetikte, gergin, huzursuz, dram yaşayan çiftlerin durumu işte tam da bu. Hayır kardeşim, biz bir elmanın tamamı olmalıyız; o da öyle yani önce kendimizi tamamlamalıyız…o kişi de öyle…
Biz kendimizle tam ve bütün olursak öyle biri gelir çünkü eğer biz yarımsak o da o şekilde gelecektir ve önce de söylediğim gibi o iki yarım birbirine uymayacaktır. Evet, nasıl ki iki elmanın iki yarısının birbirini tamamlaması mümkün olmuyor, işte bu da öyle… Bunun yerine bence “belirli bir süredir tek başına ya da kendimizleyiz; ikimizin de zamanı gelince kavuşuruz,” demek daha uygun gibi görünüyor, siz ne dersiniz?
Ancak o kişiyi tanımlamak, kim olduğunu belirlemek ya da nerede, nasıl karşılaşacağını hayal etmek burada işe yaramaz çünkü o kişi genellikle hiç ummadığımız biri oluyor ve hiç beklemediğiniz bir an ve yerde karşımıza çıkabiliyor…bu sürpriz karşılaşmalar da gerçek aşkları doğuruyor. Onu beklemeyi bırakın ve kendinize yönelin; işte o zaman akış ve süreç kendiliğinden olur. Bu Evrensel Yasalara uymak demektir ki işte o zaman ödülünüzü alırsınız…
Bu yazı, beklemenin hayatımızdan çaldığı anları fark etmemiz için güzel farkındalıklar sağlıyor. Kendi mutluluğumuzun sorumluluğunu almanın ve yaşamımızı ertelememenin önemini vurgulayan bu içten yazı için teşekkürler sevgili Şems Terlan