Hadi hep birlikte çekilmez olalım!

Hayat nasıl çekilmez hâle geliyor hiç düşündünüz mü? Son zamanlarda sık sık kafa patlatırken buluyorum kendimi bu konu üzerinde. Hazır 2025 de başlıyor bu konuyla ilgili bir liste oluşturayım bari dedim. Belki işinize yarar.

Hadi hep birlikte çekilmez olalım

Listemiz ikiye ayrılıyor efendim. İlk kısım başkalarının hayatını zindan etme listesi. Bakalım neler varmış:

  1. Öncelikle hiçbir şeyden memnun olmayın. Her şeyde kusur bulun. Hayal kırıklığına uğrayın, teşekkür-tebrik bekleyeni hayal kırıklığına uğratın. Sadece öküzün altında değil koltuğun, masanın, halının altında bile arayın ve bulun o buzağıyı ki kimse itiraz edemesin.
  2. Her şeyi ve herkesi sürekli eleştirin. Söylenin. Yapılan işi beğenmeyin, verilen hediyeye burun kıvırın. Kimseyi dinlemeyin. At gözlüklerinizi sadece hata tespiti için çıkarın. Böylece gözünüzdeki merteği de görmezsiniz.
  3. Ona buna püskürün, patlayın. Suçlayın, kavga çıkarın. Gözün üstündeki kaş rahatsızlık vermiştir olamaz mı yani?
  4. Etrafınızdakileri korkuya boğun. Öyle ki korkudan kapkara kesilsinler. Mesela; dünyaya çarpabilecek meteor sayısını, güneşin söneceği günü hesaplayın. Epey faydası olur.
  5. Alay edin, küçümseyin, beğenmeyin. Sakın! Boşuna mı demiş atalar: Kadı kızında bile kusur var.
  6. Dedikodu yapın, fitne sokun. Sonra geri çekilin birbirleriyle tutuşanları izleyin. Yeterli görmezseniz benzin dökün, kibrit çakın. Tam şenlik ateşi olsun!
  7. Ne gücünüz varsa kullanın! Acımasız, sevgisiz davranın. Ezin, esirgeyin, cimri olun. Ama aynı zamanda da talepkâr davranın. Hem sadece küçük dağları değil büyüklerini de siz yarattınız, her şey hakkınız.

İkinci kısım ise kendi hayatını karartma becerisiyle ilgili. Hadi devam:

  1. Evham! Çok etkilidir. Kalp çarpıntısı yapar, tansiyonu tavana çıkarır. Olmadık senaryolarla bir evham kuşuna dönebilirsiniz. Etrafınızdakilerin aklı dursa da siz durmayın.
  2. Melankoli! Gözünüzden yaşı, elinizden mendili eksik etmeyin. Hüzünlenip durun. Hep en üzüntülü anları, olayları hatırlayın. Olur a aklınıza hoş bir anı düşer, derhal derdest edip kovun, geldiği yere gönderin onu.
  3. Şikâyet! Çok etkilidir. Şikâyet edecek konu da bol zaten. Havanın soğuğundan-sıcağından, ağrıdan-sızıdan, komşunun tavuğundan, ondan bundan şikâyet edip durun. Kadı kızı burada da iş görür, gözün üstündeki kaş da buzağı da. Hepsini kullanın. Muhtemelen sonunda hastalanır birkaç gün baygın yatar kalırsınız.
  4. Hastalık demişken, es geçmeyelim. Kabiliyetiniz varsa hastalık hastası olun. Hastanelerden çıkmayın, doktorları hemşireleri bezdirin ama siz yılmayın. Olmayan hastalık bulunacak!
  5. Korkaklık da iyidir. Kapı gıcırtısından, pencere pervazından e tabii ki karanlıktan muhakkak korkulacak. Üç-beş harflisi, görüneni görünmeyeni, ziyaret edeni etmeyeni hepsi sırada zaten. Bu arada otu, böceği, kediyi, köpeği de unutmamalı.
  6. Yediğinize, içtiğinize, aldığınıza ve harcadığınıza zerre dikkat etmeyin. Sonra da neden böyle oldu diye oturup saatlerce düşünün, dövüne dövüne dizlerinizi çürütün.
  7. Ayrıca (burası çok önemli) size söylenenleri asla dinlemeyin. Bir de üstüne hepsini tersten anlayın. Kalbiniz kırılsın, üzülün, stres yapın. Daha etkilisi çok azdır.

Aslında her iki liste de uzaar gider. Yazdıklarımı yeterli bulmadıysanız ya da eksik gördüyseniz etkisinden kimsenin şüphe duymayacağına emin olduğum son bir tavsiyem daha var: Açın televizyonu ya da girin sanal âleme bakın bakalım dünyada ve ülkede neler oluyor.

Yazar

Yazar Hakkında

Benzer yazılar

Yanıt verin.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir