Yüreğine dokunan, gerçeğin kapılarını aralayan her şey en değerli deneyimlerindir hayatında. Deneyimlerindir, sana hakikatini anlatan. Deneyimlerindir, ruhunla bedenini buluşturan. Deneyimlerindir, ruhuna değer katan. Deneyimlerinin güzelliğiyle, aydınlanır hayat sahnen. Sen, iradenle kendi oyununu sergilersin her an.
Deneyimlerin, senden alır ve verir hakkın olanı. Sen, deneyimlerinle büyür ya da küçülürsün. Deneyimlerinle tutunur ya da özgürleşirsin. Sevincin, hüznün, umutların, arzuların ve anıların olur her biri. Sen, kurgulayan ve oynayansındır. Sen benliğinle gözlemleyen, duyumsayan ve yorumlayansındır. Ruhun, deneyimlerinle olgunlaşır. Sen, ruhunun olgunluğunca yaşamı farklı boyutlarıyla algılar ve yaşarsın. Sezgilerinle ve kalbinin sesiyle yürüdüğün bu yolda, her deneyimin fener olur ruhuna. Sen, düşlerinin güzelliğinde bir yol yaratırsın önünde. Ardından, ruhunun cevheriyle akarsın yolunda. Bu yol, aydınlığın yolu olmalı. Bu yol, koşulsuz sevginin yolu olmalı. Bu yol, ruhunun sana özgü yolu olmalı. Bu yol, yuvaya yolculuğun olmalı. Ve sen yolunla, sonsuzluğuna huzurla varan olmalısın.
Deneyimlerinizin öğrettikleri, farkındalığınız kadar
Deneyimleriniz, hayat sahnesinin oyunlarından ibaret
Hayatı, her sahnesiyle deneyimlemek
Hayatın tüm kurgularını bilmek
Oyunun da farkında olmak demek
Hayat, hislerinizi besleyen nice oyunları sergiler
Perdeler açılır ve kapanır zamanla
Muhteşem bir oyun sahnesinde deneyimlerinizle
Siz oyunu kurgulayan, oynayan ve izleyen
Sahnede oynadığınız rolü, deneyimlerinizle sergileyen
Sonra üstlendiğiniz rollerin gölgesinde
Hayatı yeni yeniden izleyen
Sahnelenen oyunsa ruhunuzla güzelleşen
O vakit deneyimleriniz değer katsın ruhunuza
İnsan, deneyimlerinin kendine kattıklarıyla olgunlaşandır. İnsan, deneyimleriyle mevsimlerini yaşayandır. Bir dönem gelir, gençliğinin baharını yaşar. Bir dönem gelir, olgunluğunun güzünü. Bir dönem gelir ki, yaşlılığının kışını yaşar. Ve insan, her mevsiminde kendinde saklı olanı yeniden tanır. Kendini tanımaksa, hayatın farkında olmak ve hayatından anlam çıkarmaktır. İnsan anlamlandırdığı kadarıyla doyum sağlar, deneyim pınarından.
Peki deneyimlerimizi farklı kılan nelerdir hayatımızda. Kişilik sandığımız, büründüğümüz roller mi? Geçmişten taşıdığımız ruhsal açlığımız mı? Zihnimizin yarattığı algı dünyamız mı? Hislerimizin bizi yönlendirdiği, şartlı koşullar mı? Yoksa toplumsal dayatmalar ya da tutunduğumuz sorgusuz inançlar mı? Sorgulayan bir zihindir, deneyimlerini anlamlı kılma gereksinimi duyan. Sorgulayan bir ruhtur, her deneyimini içselleştirmek arzusu taşıyan. Hayatını tesadüflere bırakmayanlardır, kendinin efendisi olan. Deneyimlerinde özgünlük arayanlardır, yaşam tuvalini rengȃrenk boyayanlar. Yaşam, her rengiyle anlamlıdır. Ve yaşam kendine hastır. Ruh, kendi kurguladığı yaşamıyla yolunu bulandır.
İnsan, özgün düşünmesi ve özgünlüğünü koruması gereken bir varlıktır. Alışılmış kalıpların dışında, sınırlayıcı baskılardan uzak ve deneyimleriyle farklı bakış açısında yaşamın zenginliğine karışmaktır özgünlük. Yaratıcılık ancak özgün fikirlerin baharında tomurcuk açar. Yaratıcı olabilenlerdir, hayatına deneyimleriyle renk katanlar. Ön yargısız, endişe ve korkulardan bağımsız, güvensizlik ve kayıtsızlıktan uzak, tüm olumsuz zihinsel tuzaklardan özgürleşmiş olabilmektir yaratıcılığın önünü açan yollar. Özgün düşünceler, daha hür bir yaşamın kapısını açan anahtarlardır. Hayatla uyum ancak özgünlüklerimizi kabullendiğimiz kadarıyla mümkündür. Uyumun yitirildiği her an denge bozulur. İnsan önce kendiyle ve sonra tüm canlılarla denge içindeyse huzuru yakalar. Deneyimlerimiz, hayatımıza huzur kattığı sürece ruhumuza da hitap eder. Her ruh, hayatını deneyimleriyle anlamlandırır. Anlamsız olan ne varsa, ruhun hayatla sonsuz dansına eşlik etmez. İnsan, deneyimleriyle ruhunu besleyen ve ruhunun doygunluğuyla hayatla uyumu yakalayandır.
Her yeni gün, yeniden doğmaktır hayata
Her yeni günde, kendimizden ne verebilmişsek
O kadar var olabiliriz hayatın koynunda
Her insan, kendi penceresinden seyreyler hayatı
Her insan, kendince dokunur yaşamın tenine
Her insan, heybesinde olanı verebilir başkalarına
Kimilerinin heybesinde felsefe vardır
Kimilerinin heybesinde sanat ve edebiyat
Kimilerinin heybesinde bilim ve ötesi
Kimilerinin ise nafile boştur heybesi
Hayatı anlamsız yaşamayanların
Her anını değerli kılmak gibi bir derdi olur
Belki kendinden bir şey bırakır zamana
Belki her anından bir şey alır zamanın
Bilir ki, zamanın içinde nice gizemler saklıdır
Bilir ki, zaman farkında olmak için vardır
Sınırlı algımızla farkına varamadığımızsa
Zamana olan tutsaklığımızdan öte değildir
Hissetmek, deneyimlerin anlattıklarını
Bizi zamanın boyutsal tutsaklığından kurtarır
Deneyimlerinin farkında olanlar
Deneyimleriyle değer katar ruhuna
İnsan önce kendi gözünde kendini değerli kılmak istiyorsa, deneyimleriyle hislerini beslemelidir. Ne kadar zenginse duygular, o denli engin olur algı dünyası. Her insanın hayatı, algıladığı derinliktedir. Deneyimlerinizin ruhunuza kattığı değer, yaşama bakış açınızı genişletir. Yaşam, ruhsal dünyanızın penceresinden izlediğiniz güzelliktedir. Ruhsal dünyanızın derinliğiyse, deneyimlerinizin size öğrettikleridir. Siz, öğrendiklerinizle deneyimlerinizi zenginleştirirsiniz.
O vakit, deneyimleriniz değer katsın ruhunuza. Ruhsal dünyanızla deneyimlerinizi derinleştirin. Deneyimlerinizle de ruhsal dünyanızı genişletin. Varlığınızla özgün düşünen ve yaşayanlardan olun. Ruhunuzla güzelleşsin yaşam oyununuz. Siz güzel bir oyunu kurgulayan, oynayan ve izleyenlerden olun. Perdeler hiç kapanmasın ve sahneniz hep aydınlık olsun. Nice deneyimlerle varlık bulsun ruhunuz.