Gözü (götü) yere yakınlar

Kıskanç insan; elindekilere rağmen kendi içinde yolunu kaybetmiş, açgözlü gereğinden fazla hırslı, tanrı inancı zayıf, tanrının onu sevmediğini, bereketlendirmediğini, unuttuğunu, hatta onun rakibi olduğunu düşünen şeytanın eşlikçisi bir insan türüdür. Evet tanrı seni sevmediği için dünyaya gönderdi acı çek başkalarının elinde avucunda ne varsa onlara hasetlik yap diye. Kıskanç, gizli narsisttir. Dost gibi görünür düşman gibi kollar sizi.

Gözü (götü) yere yakınlar

Dilinden bal damlar fakat arkasında ilk fırsatta batırabilmek için bir iğnesi vardır. İşte bu iğneyi onun gözlerinde görürsün. Her şeyini alaşağı edebilir. Bu zekayı ciddiye alarak hayatından uzak tutmak zorundasın. Arka planda dönen kötülüğü tanrı herkesin görmesini nasip etmez. Sadece görenler uyarılanlardır.

Sizi kıskanan kişiler aranızdaki ilişki dinamiğini bozan insanlardır. Kıskançlık diliyle konuşmak isteyene ısrarla anlayış- ilgi ve sevgi diliyle konuşmak kendine haksızlıktır. Onlar artık sizin dostunuz değil rakibinizdir. Ona göre davranın. Fazla kinlenmeyin diye düşman demiyorum. Dikkat edin Mümkünse uzaklaşın, hayatınızdan çıkarın. Unutmayın ilk başlatan suçlu devam ettiren güçlüdür, başlatana kendinizi koruyarak bedelini ödetin.

Bu sözden onun çok kötü birisi olduğu anlamını çıkartmayın sırtınıza yük bile yapmayın kalbinize keder ruhunuza ağırlık öyle uzak durun.  Dışarı atın, dışlayın bu insanları. Mümkünse planlarınıza dahil etmeyin

Aile içerisinde görmeniz gereken kişilerse bunlar görmezden gelin. Sırlarınızı aşkınızı bereketinizi bu berbat fesat enerjiden koruyun, kollayın.  Onun kem gözünün nazarından yani bakışından kendinizi korumaya alın. Çok Yakınınızda katlanmanız gereken birisi ise bu kişi onu seviyormuş gibi yapın ki bu şeytansı enerji size zarar veremesin. Çünkü o sizi zaten seviyormuş gibi yapıyor. Saf olmayın, uyanın Kartları onun başlattığı dağıttığı şekilde oynayın hepsi bu.

Yani bundan sonrasını onun kafa karışıklığına bırakın çözsün. Debelensin onu kendi haline bırakın. Çünkü şeytan sevgiye erişemez. Tıpkı bir vampirin güneşte yandığı gibi sevgide yanar. Katlanamaz. Fıtratına aykırı. Gözlerini alıyorsunuz, onu güneşinizle yakın.

Dostuna yakın düşmana daha yakın ol sözünü de ben çıkarmadım zaten. İşte bu yakın oldukları düşmanı aslında hiç sevmiyorlar. Varlığına katlanamıyorlar ışıkları gözlerini alıyor, içinde anlam veremedikleri bir kıskançlık ve hasretle kıvranıyorlar, onlardan daha iyi olmasını istemiyorlar, zekasına içindeki iyiliğin fazlalığına bedenindeki ya da ruhundaki kendilerinde olmayan bir şeylere katlanamıyorlar.

Ellerine fırsat geçse bir kaşık suda boğarlar, zehir verip öldürürler. Şaka yapmıyorum o derece. Böyle bir kötülükle nasıl mücadele edeceksin? Tabii ki içindeki iyiliği bereketi sağlığı ve aşkı bu kem gözlerden gizli tutacaksın.

Çünkü bunlar her şeyin kendi hakkı olduğunu düşünürler. Demezler mesela mutlu olsun iyi olsun bütünün hayrına olsun, dünyanın bütün iyiliği sağlığı zenginliği hepsini isterler öyle açgözlü öyle haset. Mesela bu kişi bir kardeştir annen baban seni sever takdir eder bu kıskançlıktan geberir. Bu kişi senin dostundur dost gibi görünür seni düşman gibi sözlerinin altında bir şeyler arayarak bir yerinden element uydurur. Senin saçma sapan yalan yanlış seslendirip tanımlamaya kalkar. Aslında hiç öyle demek istemediğin şeyleri sen böyle demek istediğin gibi bir fesatlıkla suçlayarak karşılar. Bunun altında iyilik yoktur.

Şöyle düşünelim senin olanlar bile gerçekte senin değil. Bir gün bırakıp gideceğiz değil mi? fakat bu insanlar senin olan her şeye talipler. Tanrı fırsat verse sırf o göz ve pis nefslerini tatmin etmek için tanrılığı el ele geçirmek isterler.

Şükürler olsun ki bunları kötü yaratarak Allah zaten belalarını vermiştir. Böyle bir şeye şükredeceğim aklıma gelmezdi eminim sizin de gelmemiştir. En güzeli bırakacaksın kendi kendilerini yiyecekler. Zaten bunlar fitne fücur oldukları için kendi etini yerler.

Ya çok zayıftırlar ya saçları çok hızlı beyazlamıştır. Yaşından daha kırışık ve yaşlıdırlar. Hep sağlık sorunlarıyla mücadele ederler. Sinirden stresten içlerindeki hasetten kas ve kemik ağrıları vardır bahaneleri de hep dış dünyadır başkalarıdır kimse onlara iyi davranmamıştır. Hazmetmedikleri için mide sorunları vardır. Çoğunlukla zehirlenir yediklerini kusarlar. Ağızları kokar, vücutları ter kokar, saçları yağlı kirli yüzleri karanlıktır. Temizlik anlayışları kıttır. Hayatları tertipsiz düzensiz derme Çatma kirlidir. Çünkü hep başkalarının hayatındadır gözleri.

Bak yine geldik fasulyenin faydalarına; kem gözlü insan çoğunlukla gizli narsisttir. Bütün şeytanlıklar narsizime çıkıyor.  Ve bunlar gerçekte cimridir. Seninle paylaşırken canları gider. Sen zaten bedensel ve ruhsal olarak onlardan ileride olduğun için onların eksik olan bütün parçalarını taşıdığın için gözleri bunu götürmez (Gözleri kabul etmez) bir de sana bir şeyleri fazladan vererek seni çoğaltmak zorlarına gider.

Herkese paraları vardır imkanları vardır ama sana olmaz, iyi olmanı istemezler. Çevrene şöyle bir bak bakalım kim bu gözü (götü) yere yakınlar? Evet doğru bildin şu an gözlerinin önünde belirmiş olan kişiler. Kendini tebrik et. Bundan sonra ne yapacağını biliyorsun.

DELİDUMAN

 

Yazar Hakkında

Benzer yazılar

Yanıt verin.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir