Sanat ile sanatçı arasındaki duvar benliğidir

Bir ressam ancak boş bir tuvale resmini çizer, bir yazar boş bir kâğıda yazar. Doğanın ve üst gücün bize verilen uçsuz bucaksız güzelliğini ve sanatını yapabilmek için sanatçının önce kendi realitesinden ve benliğinden çıkması gerekir. Böylece artık bir sanatçı değil, sanatın kendisi olabilir.

Artık sınırlı çerçevesinden ve zihninden bir şeyler yaratmaya çalışmaz. Bunun yerine sonsuz yaradılışın içinden çıkan ve bu güzelliği bize aktaran bir enstrüman haline gelir. Artık kendisi ve sanatı diye bir şey yoktur, sadece sanatın kendisi vardır. Sonsuz sevgi ile yaratılmış bir sanat.

İnsanlar sanatı yapanın bir insan olduğunu düşünüp ona hayranlıkla bakarlar. Hâlbuki ki sanat da sanatçı da üst gücün birer enstrümanlarıdır. En iyi sanatçı, kendini bu gücün karşısında tamamen yok edebilendir. Kendini tamamıyla boşaltıp, Yaratanın ışığıyla doldurandır. Bilir ki kendisi içeride dolduğu ölçüde dışarıya aktarabilir.

İyi bir sanatçı bunu yapanın kendi olmadığını gayet iyi bilir. Kendinden öte bir şeyin öne çıktığını ve kontrolü aldığını görür. Kendisini ona tamamıyla teslim ettiğinde, o güç gelir ve tüm kalbini, vücudunu, ellerini, gözlerini, aklını alır ve onu iyi bir enstrüman olarak kullanıp yaratılışı tüm ihtişamıyla tamamlar.

Bu ihtişam sonunda, güzelliği, bolluğu ve aşkı özümseyebilenlerin varlığı haline gelir. Kişi kendi benliğinden çıkıp, içine baktığında tüm bunların içine yerleştirilmiş olduğunu görür.

Yazar Hakkında

İzmir doğumlu Çağla Meydan, Ortaokul ve lise yıllarını İzmir TED Kolejinde okuduktan sonra üniversite eğitimi için Ankara’ya gitti. 2002 yılında Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi’nin Maliye bölümünden mezun oldu. 2003 yılında, New York’a taşınıp orada yaşadığı dönem içerisinde mesleğini icra etmeye başladı. 2008 yılında, Amerikan vatandaşlığını elde etmesinin akabinde New York’ta Muhasebe ve Finansal Yönetim üzerine Master eğitimine başladı. 2010 yılında aldığı Master diplomasının hemen ardından girmiş olduğu yeminli mali müşavirlik sınavlarını başarıyla geçip kariyerine New York CPA olarak devam etti. Manhattan’da finans sektöründe geçirdiği dokuz yıllık iş hayatının ardından, 2012 yılında Türkiye’ye dönerek İstanbul’a yerleşti ve Uluslar arası 4 Büyükler’den biri olan denetim, vergi ve danışmanlık hizmetleri sağlayıcısı KPMG’de çalışmaya başladı. Akabinde kendi açtığı kredilendirme ve danışmanlık şirketini yönetmeye başlayarak finans sektöründe kısa bir süre daha devam ettikten sonra yaşam amacının bu olmadığı hissiyatıyla, mesleğini ve sektörü terk edip hayatına yeni bir sayfa açarak gönlünde gerçekten neyin yattığını keşfe çıktı. Gerek New York'ta geçirdiği yıllarda işten arta kalan zamanlarda, gerekse Türkiye'ye döndükten sonraki süreçte Kundalini Yoga, meditasyon, reiki gibi spiritüel çalışmalarda bulundu. Resim ve müzik yeteneklerinin üzerinde çalışırken gönlünden akmaya başlayan şiir ve sözleri de kaleme almaya başladı. Hayatının bir evresinde kadim öğretiler üzerinde çalıştı. 2016 yılında, eşiyle tanışmasının hemen ardından hayatlarını birleştirdiler. Evlendikten sonra tekrar yurt dışında yaşamaya başladığı süreçte, hayatın giderek derinleşen anlayışıyla ve bu yolda yıllardır biriktirdiği izlenim ve içselliğiyle gönül kabından taşan hislerini, makalelerini, sayısız şiir ve sözlerini paylaşmaya başladı. Makalelerinin bir kısmını Yuvaya Yolculuk Dergisi’nin yazarı olarak 2017 yılından bu yana yayınlanmaktadır. Ayrıca astroloji bilimine olan ilgisinden dolayı 2017’den beri Vedik / Hint Astrolojisi üzerine çalışmaktadır. Hayatının anne olduktan sonraki safhasında var oluşun ve var etmenin getirdiği yeni bir olgunlukla iki kitaplık bir roman serisini tamamlamıştır.

Benzer yazılar

Subscribe
Bildir
guest

0 Yorum
Inline Feedbacks
View all comments
0
Would love your thoughts, please comment.x