*Bütünün şarkısı, Bütünün dansı*
Şu An birçok bilinç farklı titreşimde olsa da; bu farklı titreşim ve realiteler, şarkıyı oluşturmuyor mu??? Esas olan ise; hep birlikte aynı şarkıyı söyleyebilmek…
İster Hristiyan ister Müslüman, adı hangi inanç ise; O ayırmadan İNSAN’I yaratmadı mı? O ayrımsız; seni kendinden kendine Öz’üne ulaştıran… Değişip dönüşmen ilk saf halinle var olman…İnsandan; İNSAN O’lmaya yol alman…
İnsanoğlu dünyaya geldiğinde tam ve bütündü… Gerçek sandığı zihni ve şartlanmışlıkları ile yeni sanal gerçekleri ve dünyaları yaratıyordu…Bu dünya bilincinde karanlığın çoğalması; oyun içindeki oyunda yeni oyunları var ediyordu…Her düşünce bir tohum ise; negatif tohumlar korku, ego, benlik, şiddet ve savaşları yaratmış, şimdi şikâyet ediyordu…Ben, sen algısı ile yaratılan ego zihin ve nef’s…
Yol bensiz, sensiz…
Sen varsan o var, o varsa sen varsın; ikilik var…Sen sandığın senden de uyanmalı…
İç ses; herkeste vardır taraflı olabilir…
Kalp sesi; sessizlikte ses olur, tarafsız ve bütünseldir…
Zihnine ve algınla yarattığın tohuma dikkat…Bu bir Pollyanna ya da iyi olma yolu değil… Sade ve saf O’lanla yolda kaybolmadan, savrulmadan kalp gözünle; gerçeğin kalbine dokunabilir misin?
Yol sonsuz seçenekli olsa da Bir’in yolu, Bir’in şarkısı, Bir’in dansı…Her şey yerli yerinde, her şey birbiriyle bağlantılı ise!!!…
Yol yolda olmayı gerektirir, yol yolun kendisi olmayı gerektirir… Ne varılacak ne olunacak bir şey var…
Yolda yolcu da sensin…
*Anladıkların kadar özgürsün*…