Bana düş kurmayı öğret çocuk

Dünya, düş kurmaya korkanlar ile düş kurup, düşlerinin peşinden gidenlerin arasındaki uçurumlardan oluşuyor.

Düş kurmaktan korkabilir mi insan? Korkar elbette. Bir yandan acabaları, diğer yanda ya olmazsaları ve tam ortasında düşü gerçekleştiğinde karşılaşacaklarından korkar insan…

Düş kurmak, çocukça bir eylemdir oysa. Bir çocuk her şeyi düşleyebilir. Düşlediği şeyin gerçekleşmesi ya da gerçekleşmemesi onun için önemli değildir, önemli olan o düşün içinde yaşamasıdır. Yaşamını düşler içinde çoğaltan çocukları yitiren içimizin büyümüş adamları ve kadınları, hayatı karamsar görmeye daha yatkın hale geliyor. Umudunu yitirmek denilen şey, düş kurmayı unutmaktır aslına bakarsanız. Düşlerini yitirince, umutsuzluğa kapılıyor ve dünyayı daha çekilmez şekilde görüyor insan…

Peki, düşlerinin peşinde gidenlerin yolculuğu nasıl olmakta. İşler onlarda daha mı kolay sizce? Bir düşü gerçekleştirmek için neler yapmaktalar düş yolcuları. Tabi ki önce plan, sonra yapılacaklar listesi, sonra o düşü gerçekleştirmek için harcanacak çaba ve zaman. Hoş düş kuranlar ve düşleri peşinde gidenler için bunların hepsi sadece teferruatta kalıyor, çünkü onlar bu düşün gerçekleşeceğine olan inançları ile sürdürüyorlar tüm yolculuğu ve sonuçta da düşledikleri şeye ulaşıyorlar…

Düşler her zaman kişiseldir. Yani kişi kendi gerçekliğini düşler. Bu gerçekliği açığa çıkartmak içinse elinden gelen her şeyi yapar. Bazı düşler kişiye yükseklik kazandırırken, bu düşün gerçekleşmesi esnasında belki de yüzlerce insan basamak olarak kullanılmakta. Hatta bazı düşlerde o kadar acı olur ki kendi özgürlüğünü kazanmak adına, halkların özgürlüğüne soyunup yüzbinlerce insanın ölümüne de sebep olunabiliyor. Düş kurmak böylesi durumlarda dünyanın en pahalı eylemidir.

bana-dus-kurmayi-ogret-cocuk

Kendi düşünü kuramayanlar, başkalarının düşüne ortak olurlar ve onların düşlerinin sonucu olurlar demiştim bir zamanlar. Bu sözüm halen geçerlidir, kendisi için düş kurmayı başaramayanlar, bir başkasının kurduğu düşe figüranlık yapar. Onu mutlu eder, onu tatmin eder, onun için ölür, onun için kendisinden vazgeçer, onun düşünü kendi düşü sanıp o düş için cinayetler işler. Kısacası, düşün yoksa düşersin bir başkasının düşüne…

Bir düş cinayet işleyebilir mi?

Bir düş bir ülkeyi yangına çevirebilir mi?

Bir düş bir dünyada katliamlar yapabilir mi?

Tüm soruların cevabı, evet… Bugün dünyada yaşanan her olay kurulan bir düşün sonucu olmakta. Kendi düşünü gerçekleştirmek isteyenlerin yolculuğunda, düş kurmayı bilmeyenlerin kırıldığı ve yok olduğu bir dünya. Belki de bu yüzden, okullarda düş kurmayı öğretmiyorlar, belki de bu yüzden düş kuran çocuklara delirmiş gibi bakıyor büyükler, belki de bu yüzden düşleri masallara yakıştırıyor insanlar…

Düş kurmak bir sanat değildir. Düş kurmak birilerinin tekelinde değildir. Düş kurmak için çocuk olmak gerekmiyor. Düşlerin peşinden gitmek için araçlara ihtiyaç yoktur. Düşler için biraz siz, biraz sezgileriniz, biraz düş kurma becereniz ve biraz da düşe olan inancınız yeterli olacaktır.

Haydi düş kurmaya. İnanarak düş kurmaya… Düşlerin peşinden koşmaya… Dünyayı güzelleştirmek için değil, kendini güzelleştirmek için düş kurmaya. Dünyaya bolluk getirmek için değil, kendine bolluk getirmek için düş kurmaya. Dünyaya sevgi getirmek için değil, kendin için sevgi getirmek için düş kurmaya. Dünyayı aşka boyamak için değil, kendini aşka boyamak için düş kurmaya GEL…

Bütün masalların gerçekleştiği bir dünyadasın, senin masalında gerçekleşmek için kuracağın düşleri bekliyor. Düş kur ve oldur…

Yazar Hakkında

Benzer yazılar

Yanıt verin.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir