Ben dediğim, benim dediğim, bence dediğim ne varsa eridi gitti konu Aşk olunca… Ne söylenebilirdi ki kişinin bugüne kadar Aşk diye bildiği her şeyin aslında hiç olduğunu anladığında. Anlamak yetmeyip, bildiğinde.
Sen hiç kendine tüm ezberlerini bırakıp, maskelerini çıkarıp, çırılçıplak gözle baktın mı?
Sen hiç kendinden vazgeçmen gerektiğini düşünüp, aslında hep kendinle karşılaştığını idrak ettin mi?
Kendinle karşılaştığında, vazgeçmen gerekenin kendin değil, Ben diye tanımladığının olduğunu, tüm kimliklerin ötesine geçmek gerektiğini ve aslında kendinden başka her şeyden geçmek gerektiğini anladın mı?
Sen hiç aradığın Aşk’ın aslında sadece Sen olduğunu, Sen’den başka bir şeyin olmadığını deneyimledin mi?
Aşk karşı cinse duyulan Zan’nediyorsanız, yanılıyorsunuz. Başkasında aradığın Sen’de vücut bulan, dışarıda suretlenendir… Anla bunu. İçeride kendine vermediğini dışarıda sana kim verebilir ki? Sen kendini ne kadar seviyorsun, sen kendine ne kadar değer veriyorsun, sen kendini ne kadar onurlandırıyorsun? Sana haksızlık yapan yok, seni sevmeyen yok, seni dışlayan yok. Sadece, Sen’den Sana yansıyan parça buçukların var. Her yerdesin. Herkestesin. Sen bu parça buçuklarınla kendindeki eksik kalmış yanlarını tamamlayacaksın ki, tamlığını anlayasın. Ne zamanki parmakların karşına çıkanları değil, sadece kendini işaret etmeye başlar, işte o zaman sen Aşk’la karşılaşmaya hazırsın… Yavaş yavaş, tanıya tanıya kendine doğru yol alırsın. Yolun sonu hiç olmaz. Her daim, her an’da sonsuzluğunu görürsün. Bu yolculuk, kendini kendin gibi bildiğin biri karşına çıkınca Tek’likten Beraber’liğe geçersin… Beraber’likte O senden ayrı değildir. Hem yansıyan, hem yansılanan olursun. Sen üzgünsen, O üzgün, sen sevinçliysen, O sevinçli… Tüm hallerini O’nda görürsün suret olarak. Bu halden büyük zevk alırsın… Kendinle karşılaştığın için, artık O’nda gördüğün üzüntü hali seni perişan eder. Ve hep O’nu mutlu görmek istersin. Yani kendini… O’nu kendinden, kendini O’ndan ayrı göremezsin. Bir olmuşsundur. Burada teslimiyet başlar. Söylediğin her söz, hissettiğin her hal karşında suret bulur. O’nu sarar sarmalarsın..
Sen hiç böylesine bir teslimiyet yaşadın mı?
Sen hiç kendinle karşılaştığında, kendini her halinle sarmaladın mı?
Cevabın evet mi?
İşte, ezber bozduran Aşk’a hoş geldin… Aşk’la geldin… Sonsuzluk boyunca…
Sevgiler,