Korkmak mı? İçimdeki sevgiye güvenmek mi?

Bazen korkmak, bilinmezin karanlığında kaybolmak gibidir; insan adım atmaya çekinir, çünkü neyle karşılaşacağını bilemez. Oysa içimizde taşıdığımız sevgi, en derin karanlıklara bile ışık tutabilecek bir güçtür. Sevgiye güvenmek, hayatın belirsizliklerine rağmen umutla yürüyebilmektir. Korku bizi geri çekerken, sevgi ileriye taşır; bizi küçültmek yerine büyütür. İçimizdeki sevgiye kulak vermek, hayata ve kendimize inanmaktır. Çünkü bazen tek cesaret, kalbimize inanmaktan geçer!

Korkmak mı? İçimdeki sevgiye güvenmek mi?

Bazen korkmak, ruhun titreyişidir; geçmişin izleriyle geleceğin bilinmezliği arasında sıkışmış bir nefestir. İnsan, bilinmezi kontrol edemediğinde korkuya sarılır; çünkü zihnin işi sınırlar koymaktır. Oysa içimizdeki sevgi, kaynağını İlahi Olan’dan alır ve sınırsızdır. Bu sevgi, sadece bir duygudan ibaret değil, ruhun özüdür, yaratılışın kendisidir. Ona güvendiğimizde, evrenle uyum içinde titreşiriz; yollar açılır, kalpler arınır, zaman ve mekân anlamını yitirir. Sevgi, korkunun aksine teslimiyeti öğretir—ama pasif bir kabulleniş değil, varlığın derin bilgeliğine kendini bırakmaktır bu.

Korkuyu seçmek, ayrılığı seçmektir; sevgiyi seçmekse Birlik’e, bütüne ve varoluşun kutsallığına evet demektir. İçimizdeki sevgiye güvenmek çünkü en yüksek rehberlik, dışarıda değil, sessizce bizi bekleyen içsel ışığımızdadır.

Bazen korku, zihnin ürettiği bir gölgedir; geçmiş acıların ve geleceğe dair kuruntuların iç içe geçtiği bir illüzyondur. Ruh bu gölgede kaldığında, kendini sınırlı bir beden ve geçici bir kimlik olarak görmeye başlar. Oysa gerçek benliğimiz, bu sınırlamaların ötesinde bir varlığa aittir. Korku, bu bağlantıyı unutturduğunda ruh daralır, zaman ve mekân ağırlaşır. Ancak bu gölgenin içinden geçmek, onun ötesindeki ışığı görmek mümkündür. Bu ışık, korkunun karşıtı değil, onu dönüştüren farkındalıktır.

Sevgiye güvenmek

Sevgiye güvenmek, yaşamın görünmeyen düzenine teslim olmaktır. Bu teslimiyet, edilgen bir bekleyiş değil, aktif bir içsel açıklıktır. Kalp merkezinden yükselen sevgi, yalnızca insanlara değil, evrene, oluşa, ilahi plana duyulan bir güvendir. Bu güven, ruhun titreşimini yükseltir, bizi sezgilerimize yaklaştırır. Her şeyin bir nedeni olduğunu, her olayın bizi hakikate taşıyan bir araç olduğunu anladığımızda, sevgi rehber olur.

Korkudan sevgiye geçiş, bir bilinç sıçramasıdır. Bu geçiş aniden olmayabilir; bazen bir kayıp, bazen bir dua, bazen yalnızca sessiz bir farkındalıkla gelir. Ne zaman ki iç sesimizi dinlemeye başlarız, dış dünyanın kaosu anlamını yitirir. Sevgi, o zaman sadece bir his değil, bir varoluş biçimi olur. Dualarımızda, niyetlerimizde, hatta suskunluklarımızda bile yankılanan bir bilgelik halini alır. Ve o zaman anlarız ki, içimizdeki sevgiye güvenmek, aslında Evren’e, Yaradan’a ve kendi ilahi özümüze güvenmektir. Çünkü en büyük sır, her şeyin zaten içimizde olduğudur.

Ruhsal farkındalığı artırmak ve içsel rehberlikle bağlantı kurmak için çok etkili olabilecek, bu bağlamda seni derinleştirecek 7 günlük yazma önerisi:

Her güne bir çalışma

1. Bugün hissettiğim en güçlü korku neydi?
Bu korkunun kaynağı ne olabilir? Onu ilk ne zaman hissettiğimi hatırlıyor muyum? Bu korkuyu sevgiyle kucaklasaydım ne değişirdi?

2. İçimdeki sevgi hangi anlarda daha çok parlıyor?
Kendimi tamamen sevgiye açtığım bir anı hatırla. O anda ne oldu ne hissettim, ne öğrendim?

3. Kalbimin sesi bana bugün ne söylüyor?
Zihnim değil, kalbim bugün bana hangi yönde ilerlememi öneriyor? Sessizce içime döndüğümde duyduğum rehberlik nedir?

4. Evrenin akışına ne kadar güveniyorum?
Kontrol etme ihtiyacım nerelerde devreye giriyor? Teslimiyet benim için ne ifade ediyor?

5. İçimdeki ilahi kıvılcımla nasıl bağ kuruyorum?
İçsel ışığım sönük mü, parlıyor mu? Onu nasıl daha da canlandırabilirim?

6. Bugün hangi korkumun altına sevgi yerleştirebilirim?
Bir durumu ya da kişiyi düşün. Ona sadece sevgiyle yaklaşsaydın, ne değişirdi?

7. Kendini evrende güvende hissettiğin bir anı anlat.
O anın duygusunu detaylandır. O güven duygusunu hayatına daha sık nasıl davet edebilirsin?

Sevgiyle sarıldım
Nurcan Bozyiğit

Yazar

Benzer yazılar

Yanıt verin.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir