Alma, verme uyumu

Güzel İnsan,
Kahveni getirene gülümseyerek teşekkür verebilirsen.
Birisi yere bir şey düşürdüğünde, onu yerden alıp düşürene verebilirsen,
Trafik de diğer kullanıcılara ara sıra yol verebilirsen,
Hiç tanımadığın yaşlıya, filesini taşımayı teklif edebilirsen.
Temizlik yapan park görevlisine kolay gelsin diyebilirsen.
Asansöre binerken, bekleyen diğer kişiye öncelik verebilir, hangi kata gideceğini sorup, onun yerine kaçınca katta inecekse düğmeye basabilirsen.
Bir gönlün ferahlığına aracılık edebilirsen, onun sözünü kesmeden, şefkatle dinleyebilirsen.

Alma, verme uyumu

Başkasının haberi olmadan, sessizce duanı etrafına, ülkene, dünyaya edebilirsen
Kelebek etkisi yarattığının farkında olabilirsen
Vermek için çok fırsatının olduğunu göreceksin.
Böylece almanın da kapısını açmış olacaksın.
Her şey dengeler üzerine kurulu bu evrende.
Alma, verme uyumunu nefesimiz ne güzel anlatır bize.
Her nefes aldığında, şükürle içine kabul etsen
Her nefes verdiğinde, oh ne güzel huzurla nefesimi verebiliyorum diye düşünsen de yeterli.
Böyle alma verme uyumunu hissedebilirsin her an.
İllaki para ya da materyalist şeyler vermen gerekmiyor.
Verebildiğin zaman, tabii ki para da verebilirsin, yardım edebilirsin.
Para bir enerjidir. Değiş tokuş gerekir.
Ne istiyorsan önce ver, sana da dönüşü olsun.
Tabii ki bunları yaparken içten, koşulsuz, beklentiye girmeden yapmayı hissetmek gerek.
Kalpten yani, arzu ettiğin zaman.
Hani şarkı da:
“Ne yaparsan yap Aşk ile gönülden yap” diyor ya
Hissederek yapmayı, beklentisizliği bence vurguluyor.
Yani gönülsüzce yaptığın iyiliğin de hiçbir artısı yok hayat heybesinde.
İstemediğini zorlamana, karşındakine ayıp olmasın diye yapmana gerek yok ki can özüm.
Alma ,vermenin uyumundaysan
Huzurun tınısındaki, müziği duyabilirsin kalbinde.
Almak ve vermek uyumlu olduğunda, bolluk bereket bol olur.
Bolluk bereket bir bilinçtir.
Kıtlığın tam zıddı.
Bolluk bereket bilinci, şefkat, sevgi, içtenlik, anlayış, hoş görü duygularının bolluğu, maddi manevi yayılsın.
Nazikliğini, sevgini, şefkatini Öz’ün de olanları içtenlikle vermenin güzelliğinin farkında olduğun bir gün olsun.

Yazar Hakkında

Benzer yazılar

18 Yorum

    1. Gülay Şimşek

      Sevgili Sibel evet katılıyorum.Bencillik azaldıkça dediğin gibi karşılıksız, beklentisiz almayı, vermeyi, almayı başaracak insan.
      Dünya daha da iyi yaşanacak bir yer olur o vakit.
      Ben kazanayım, sen de kazan hallerimiz diyorum ben ona.
      Ben mutlu olayım, sen de ol.
      Herkes olsun.
      Yani Birlik bilinci artması temennim.
      Bunun için hepimiz emek veriyoruz. Bir kişinin ruhuna dokunsak o bir kişi başkalarına derken kelebek etkisi zaten artarak oluşuyor.
      Teşekkür ederim yorumuna.
      Sağ ol var ol.
      Yolun açık olsun.

      Yanıt
  1. Rıza Somuncu

    Gulay hn. aynen katiliyorum. Hersey bir denge icerisinde bulunuyor bu yasamda. Almanin olabilmesi icin verme olmali , vermeyen, alsa da aldigini hissetmez , tatmin olamaz. Ayni sevgide oldugu gibi ; sevmeyen, sevilse de sevildigini hissedemez , tatmin olamaz . Her seyin başı vermektir..

    Yanıt
  2. HAMİDE TAŞKIN

    Ellerine yüreğine sağlık çok güzel olmuş daha çok insanların yüreğine dokunup daha güzel SEVGİ dolu dünya ya vesile olman dileğiyle
    Tebrikler sağlıkla sevgiyle kal canım

    Yanıt
  3. Neşe Sevincan

    İnsan olmanın vasfının bir nevi tanımı aslında yazdıklarınız. İnsan oğlu dünyaya geldiği andan itibaren bu düşünceler ile büyütülmeli aslında. Ancak, ne yazık ki büyük bir bölümümüz insan olmanın özelliklerini unutmuş durumdayız.

    Yanıt
    1. Gülay Şimşek

      Evet Neşe Hanım artık Öz’ümüzü anımsama vakti. Hepimiz bu konuda etrafımıza rol modeliz.
      Birilerine yazarak, çizerek, yemek yaparak, severek, konuşarak(hazır olanlara) anlatarak dokunacağız yüreklere ve şifa olacak.
      Bir kişiye bile dokunsak sevgiyle değerli bizim için.
      Yorumunuz için sağ olun

      Yanıt
  4. Murat Tali

    Bazı insanlar dünyaya şifa vermek için gelmiştir. Fakat onlar şifa vermeden önce varlıkları ciddi bir sancı yaşar ve onları ya pes ettirir ya da güçlü yapıp ayağa kaldırır. Ayağa kalkmayı es geçmiş tüm yüreklere seslendiğiniz bu güzel yazı için size tekrar tekrar teşekkür ediyorum Gülay Hocam. İyi ki varsınız.

    Yanıt

Yanıt verin.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir