Merhaba,
Sensizliğin içinden seni buldun. Ben seni izledim. “Bir ben vardır benden içeri” Yunus’un dediği gibi. İşte o ben seni izledi.
Suskunluğun beni de sessizliğe boğdu. Değerli olan her şeyini bir kenara koydun. Her gün hatırlamak zorunda kaldın. Her gün ısıtmak zorunda kaldın içindeki buz tutmuşluğu. Her an elini uzatmak istedin ama ellerini hep cebinde bıraktın.
Ah ettin vah ettin aşk dedin ben sana aitim.
Aşk dedi ben ona aitim.
Kalp dedi ki ben sizi birbirinize bağlayanım. Göz dedi ki ben sizi birbirinize gösterenim
Söz dedi ki ben sizi size dillendirenim.
Sen sus oldun ben pus oldum
Söz gelmedi sesler seslenmedi.
Ah ettin ah ettik
Bil dedin bildik
Yarın ne olur yarın nerden doğar yarın nerden batar ne düşünceler ne düşler.
Sen düşünceleri bırak düşlere gel
Sen düş ol
Sen ben ol
Düşümde bana gülümseyen
Düşümde beni düşümden alan ve yükseklerde süzülen ol
Kristal gezegen beni çağırır bu sözler oradan.
Kristal olan şeffaftır
Kristal olan saflığı taşır
Bu saflık her daim çoğalan oldu
Buradan bana benden dünyaya yayılan
Bu sözlerim İNSAN olana
Olmayana ise eslerim
Seslerim ise evrene