Site icon Yuvaya Yolculuk Dergisi

Ailenin Çağrısı

Merhaba!  Sevgili harika güzellikleri olan, muhteşem dostlar! Bu yeni tanışmamız mükemmel bir birleşim. Hem benim için hem yazımızı okuyan herkes için içli bir yüzleşme ve sihirli bir dokunuş.

Burada, şimdiki zamanda, tam olarak şu anda, anlamanızı seçtiğim bir konu var. Bu yazıyı okuyan sizler, oldukça sade bir yazıyla konuşacağım ve kelimelerin içini sıcacık sevgi ile dolduruyorum.  Çünkü, sevgi, ilaçtır, iyileştirir, güçlendirir, besler, onarır, bereketler ve yeniden yaratır. Sevgi mucizedir, bunu dünyanın başlangıcından beri, İsa’dan önceden ve İsa’dan sonradan beridir söylüyoruz, sevgi inançtır ve inanç HER ŞEY dir.

Şu anda, bu yazımızı okuyan sevgili dostum sen şimdi gülümse, şimdi gülümse ve gülümsemenin ne kadar yüksek bir değişim gücü yarattığına şahit ol. Kendini olduğu gibi gülümsemeye bırak, tam şimdi, sen, o meşhur ve herkesin dilinde olan Tanrı, Allah, Yaradan, Sonsuz Sevgi, Kutsal Zekâ, RAB, “Ben Benim” diyen tarafından görevine çağırılıyorsun, bu heyecan verici! Tatmin ol! Bizzat seninle konuşuyor, sana yazıyor ve gözlerinin içine bakıyor, tam şu an, utanıyor musun sevgilim? Dürüst ol.

Güzel yüzünü gülümseme ile şifalandır şimdi, aslında sen bir ışık işçisisin. Tüm zamanlardan beri, tüm ışık işçileri, Tanrı’nın elçileri, vardı ve her zaman olacağız. Biz bir aileyiz, bu aileden sana konuşuyoruz şimdi; Baş melekler, senin koruyucu meleklerin, her zaman sana yolu gösteren İsa, Mevlâna, Meryem Ana ve nice üstatlar, belki de Hint üstatları veya en sevdiğin müzik üstadı, her zaman seninle olan bizler, seni biliyor, ihtiyaçlarını görüyor, sen farkında olsan da olmasan da sana her an büyük bir ışık ve sevgi akıtıyoruz, şimdi yüreğinde hisset bunu, çünkü sen buna layıksın!

Evet, sen bunu hak ediyorsun, bundan da fazlasını hak ediyorsun! Tam şu an kendini bütün zorunluluklardan, (endişe, keder, panik, stres veya korku ile gelen EGO’dan, zorundalıklardan, yapmazsam şöyle şöyle olur, yaparsam şöyle derler bu da onu kaybetmeme sebep olur ya da böyle olmazsa ben ne yaparım, yapmak zorundayım) lardan ÖZGÜR bırakmayı seçiyorsun. Sen bunu hak ettin, nasıl ki insanların tam olarak isimlerindeki erdemlerle yaşamaları tesadüf değil ise, senin burada olman da kendini geliştirmenin ve kendine verdiğin emeğin sonucu.

Bu yazımız bu yüzden özellikle senin için.

İlerledikçe şuraya varacaksın, her türlü ezici ve negatif düşünce basit bir yanılsamadır. Bir anlık bir yanılsama. Ne güçlüdür onlar ne de imkânsız vardır. Eğer istersen bedeninle beraber sonsuz yaşama yükselebilirsin, bu gerçek, KENDİNE İNAN. EVET, yapabilirsin. Biz ise sadece burada senin “Tanrısal mükemmel” olduğunu doğrulamak için buradayız.  İstediğin her şeyi sen yarattın ve sen devamlı yaratıyorsun, şu an geleceğini yaratıyorsun, çünkü buradan bir sonraki “an” a geçen yine sensin, yıl sonra ne olacağını merak ediyorsan, bunun tek dürüst yanıtı, şu ana bak olur.

TAM ŞU AN, ne yaşıyorsun?

Sevgilim, sana tüm dünyada, tüm zamanları Yaratan Tanrı tarafından koşulsuzca sevildiğini hatırlatıyorum. Tüm maddi ihtiyaçların, tüm ruhsal ihtiyaçların, tüm enerjisel ihtiyaçların şu anda melekler ve Tanrı tarafından sana geliyor, birer armağan olarak, çünkü sen bunu hak ediyorsun, çünkü bu dünyada gerçekte saf bir iyilik dünyası, bugüne kadar sana bunun tersini duyduğun için paylaştığım üzüntüyü ifade edebilirim.

Ama bunun yerine şimdi, sen uyandığın ve bu yazıyı okuduğun için duyduğumuz sevincin kutsal coşkusunu hissediyorum.

Şimdi en önemli mesaja geliyoruz, bu öğrendiğin yeni bilgi ile dünyanı yeniden organize etmeni istiyoruz.

Çünkü ancak bu şekilde, önceliklerini yeniden, yeni güçlü Tanrısal bilgiye dayanarak sıraladığında ve uygulamaya aldığında sana daha fazlasını alman için ilham getireceğiz. Şimdiki yaşam tarzında sana dokunmak için daha fazla ışığa ihtiyaç var. Senin kendine daha fazla inanman demek, karşılaştığın her şeye inanman demek, buna inanmak demek ise “inanç” demektir. İnanç ise aynı zamanda Tanrı ya duyulan inanç da demektir, gördüğün gibi tek bir kelimeyi tüm hayata uyarlıyoruz ve bu mümkündür ve bu doğrudur.  Ve sen var oluşunda zaten her an inançlısın. Yani olumsuz ya da olumlu, inandığın konuların yaşamını yaratır.

Sen Tanrı’nın senin için her şeyi yapabileceğine inandığında, olacak olan budur, tam olarak bunu deneyimlersin.

Önceliklerini ruhsal çalışmalarla ışığını ve inancın deneyimini yükseltmeye ayarlamanı istiyoruz ve sana yardım ediyoruz, türlü kaynaklarla, türlü yanıtlarla, bizi bir anda duyacaksın, yerde bulduğun bir bozuk parayla ya da çalan bir şarkıdan gelen yanıtla ya da şimdi bedeninde şu an sesimizi işitebilirsin. Hepsi Tanrı’nın bir armağanıdır ve her yol kutsaldır. Sevgiyle kabul ederek ve alarak Tanrı’nın dokunuşlarını onurlandır. Seçimlerini özgür iradenle yaparsın.

Sevgili insan, insan olmak mükemmeldir. İnsan olmak melekler kadar zamansız, özgür, huzurlu, aşk dolu ve saf olmak demektir. Bunu seçtiğinde senin gücün dünyana ve senin dünyan olan benim de dünyama ve bizim dünyamız olan diğerlerinin dünyasına ve birliğimizin dünyasına sevgiyi getirecek, önceliklerini kendi zevklerine, kendi keyfine vermen demek, gerçek özünün neyden keyif aldığını keşfetmeye adım atman demek. Doğru ya da yanlış, bencilce ya da hepimiz için hayırlı, sonuçta verdiğin bu kararla Tanrı ya güvenmenin ve kendine inanmanın değer olduğunu bize öğretecek ve bizi neşelendireceksin. Bu sayede birçokları yaşamlarını değiştirecek ve şifa bulacak, sen de birliğin içinde kendin olmanın oldukça doğal ve çok keyifli, birlik oyun oynayan yavru kediler gibi coşkulu ve güçlü olduğunu kavrayacaksın. Hayattaki önceliklerin aslında bizim önceliklerimiz, lütfen, kendini çok keyif aldığın ve seni güçlendiren hayallerine ver. Lütfen bunlardan keyif al ve tüm sorunlarını ve sorularını, çözümlerini almak ve yanıtları duymak-görmek-anlamak üzere Cennet’e havale et.

Bir küçük masanın üzerine mor ya da sevginin renginde bir örtü koy. Üzerine sevdiğin bir çiçeği, belki bir fesleğeni yerleştir. Çevresine beyaz mumlar koy, ucuz ya da pahalı, fark etmez. Ve sana ilham veren, hayallerini temsil eden bir resmi bu masaya yerleştir. Şimdi burada dua et ve arınmak için yanında birçok Baş Melekler ve Yükselmiş Üstatlar bulunacak. Şimdi bu küçük masanda dokunulmamış, tertemiz hayallerini yarat ve bu dünyada yarattığın her şey, ettiğin her dua, dünyamızda gerçek olacak.

Olduğun üstat ol, şimdi, tam şu an, sen zaten USTASIN!

Daha sonra bu güzel çiçeğin ihtiyaçlarını karşılamayı da anımsa, onu yeterince büyük bir saksıya, iyi bir toprakla yerleştirdiğinden emin ol, market torflarını kullanabilirsin. Güneşi ve suyu anımsa, meleklerin sana bunun için yardım edecekler.

Bana güven, bunu yapmak için şimdi bir adım at, bize, evrene, yüreğinin yolunda kararlı olduğunu kanıtlayan masum küçük bir yürekten adım.

SEN ZATEN ÖZGÜRSÜN, KANATLARINI AÇ VE UÇ.

Zaman şimdi.

Aslıhan Klair TAN

Exit mobile version