İnsansılardan insana cinsel evrim: dişil özgürlük

insansıİnsansılar ve insan

İnsan türüne genetik olarak en yakın primatlar bonobolar ve şempanzelerdir. “Aynı bizim gibi şempanze ve bonobolar da büyük Afrika insansılarıdırlar. Tüm insansılar gibi kuyrukları yoktur. Hayatlarının önemli bölümünü yerde geçirirler. Yüksek zekalı ve sosyalliği yoğun yaratıklardır ” (Ryan ve Jetha, 2015, s. 96). Fakat sosyal örgütlenme konusundaki farklılıkları, şempanzeleri ve bonoboları çok belirgin bir şekilde birbirinden ayırır.

Dişil bonobolar, eril şempanzeler

Eşitlikçi ve barışçıl bonobo toplulukları, dişiler arasındaki sosyal bağlarla örülür. Şempanze topluluklarında ise erkekler arasında sürekli değişen koalisyonlardan oluşan bağlar vardır. Bonobolarda dişil, şempanzelerde eril hakimiyet söz konusudur. İnsan topluluklarında ise bonoboların işbirlikçiliği ile şempanzelerin rekabetçiliği bir arada görülür. İnsan, doğasında bonobolara daha yakın olmasına rağmen, sosyal örgütlenme bakımından şempanzelere benzer.

Doğasında dişil olan insanın, eril bir toplumsal yaşam sürüyor olması, insan topluluklarındaki karmaşanın temelini oluşturur.

Dişil erilin hakimiyetine nasıl girdi?
Eşitlikçi ve barışçıl bir toplumdan rekabetçi bir topluma nasıl geçtik?

Dişi şempanzeler, yumurtlama dönemine girdiklerinde, erkeklerinin bunu anlaması için dış belirtiler gösterir. Dişinin yumurtlama döneminde olduğunu anlayan erkekler, üremeye hazır olan dişi için birbiriyle rekabet eder. En güçlü olan erkek, dişiyi kazanır.

Bonobo dişileri ise gizli yumurtlar. Erkek bonobolar, dişilerin ne zaman yumurtladığını bilmedikleri için, mümkün olan bütün zamanlarda çiftleşmeye çalışır. Fakat çiftleşme dönemi, şempanzelerin aksine, sadece yumurtlama dönemine sıkışmadığından, erkekler arasında rekabet yoktur.

Şempanzeler üremek için çiftleşirken, bonobolar cinselliği bağ kurma gibi sosyal amaçlarla kullanır.

İnsan dişisi, tıpkı bonobo dişisi gibi gizli yumurtlar. Cinselliği sadece üremek için değil bağ kurmak için de kullanır. Fakat eril toplumsal örgütlenme, kadının, cinselliği bağ kurmak için kullanmasına karşıdır. Kadının, ‘evlenme, aile kurma ve çocuk yapma’ yani üreme amacı olmaksızın, yumurtlama dönemleri dışında özgürce cinsel ilişkiye girmesine karşıdır. Yalnızca yasal olarak üremek için cinsel ilişkiye izin vardır.

Neden?

Özgür bir cinsellik anlayışının yaygınlaşması, erkekler arasındaki rekabeti azaltır, kadınlar arasındaki bağları güçlendirir, dişil hakimiyetinde eşitlikçi bir toplum yaratır ve dolayısıyla erilin rekabetini anlamsızlaştırır. Toplum ise erkeklerin rekabet etmesini, daha çok para ve güç kazanmak için savaşmasını, kadınlar için yarışmasını ister. Toplum, erkeğin eril enerjisini besler, onun dişil enerjiyle dengelenmesini, nötrlenmesini istemez. Bunun için, kadının erkeği reddetmesini sağlamaya çalışır. Kadının cinsel özgürlüklerini kısıtlayarak erkeği avucuna alır. Dişil enerjiyi bastırarak eril enerjiyi kontrol etmeye çalışır. Sistem bunu gerektirir.

Cinsel evrim

Cinselliği üremek için kullanan şempanzeler, sosyal bağ kurmak için kullanan bonobolar ve aydınlanma için kullanabilecekken cinselliğin evriminde geri geri gitmeye çalışan insanlar

Şempanzeler cinselliği, ait olduğu ikinci çakrada yalnızca üremek için kullanırken; bonobolar cinselliği, bir üst çakrada sosyal bağ kurmak için kullanır. İnsan, cinselliğe sevgiyi, ifadeyi, idrakı ve bütünsel anlayışı katarak cinsel evrimini varoluşa taşıyabilir. İnsan cinselliğinin evrimi, dişil enerjiyi ve dişilin doğasındaki alıcılığı özgür kılmayı gerektirir. Erilin dişil ile dengelenmesini, tantrayı gerektirir.

Okuma önerisi
Osho (2016). Tantra, Spiritüellik ve Cinsellik. Çev. N. Elçi. İstanbul: Omega Yayınları.

Kaynaklar
Ryan ve Jetha (2015). Cinselliğin Şafağı. Çev. E. Erbaş. İstanbul: İnkilap Kitabevi.

Yazar Hakkında

Ethereal Blossoms of Soul * Inspiration by spirit inside @etherealblossomsofsoul

Benzer yazılar

Yanıt verin.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir