Her gün farklı başlıklarla açılıyor gibi görünse de, aslında özde hep aynı karanlığa uyanıyoruz. Oyun değişiyor gibi yapıyor, fakat sadece oyuncular sahneye yeni isimlerle çıkıyor. Acıların adı değişiyor, kendisi değil.
Ne gerek var ile bir şey yapmalı arasında geçiyor ömür. bundan birkaç yıl önce doğduğum tarihte ülkede ve dünyada neler oluyor diye bakınıyordum ki o gün ile bugün arasında geçen tüm sürede isimler hariç hiçbir şeyin değişmediğini gördüm. terör, ölüm, kaos, ekonomik krizler, üçüncü sayfa (taciz, tecavüz, cinayet, hırsızlık vb.) haberleri birebir aynı tarz ve türde devam ediyor.
Bir oyun oynanıyorsa ve adına da hayat deniyorsa, 53 yılda 19bin357gün perde demişim. Her gün farklı olma ve ayrışma çabası, oyunun bütününde kelebek etkisi yaratacak bir değişimi gerçekleştirmemiş. O günden bugüne bağıranlar, isyan edenler, eylem yapanlar ile sistemin efendilerine hizmet edenler değişmemiş. İsimler farklılaşmış ama ideoloji ve süreç aynı kalmış.
Birileri ölüm görmüş, gözaltında kaybedilmiş, hapsedilmiş, işkence görmüş ama sistem yine aynı devam etmiş. Dünya üzerinde neler oluyor diye baktığımda onlarda da durum çok farklı değildi. Sadece kendini gelişmiş sayan ve dünyayı sömüren birkaç sömürgeci ülke halkının huzuru haricinde geriye kalan yüzden fazla ülkenin insanı benzer acı döngüde yanıp durmuş.
Şimdi oturup olan bitene bakıyorum ve geçmişin tüm hikayesini önüme koyup diyorum ki susmak mı? gitmek mi? kalmak mı? bağırmak mı? isyan mı? anlamlı… Eylemler bir şeyi durduruyor gibi görünüyor ama eylem yapılan konu farklı bir şekilde ve daha ağır koşullarda tekrar hayata geçiriliyor. Sadece zamansal olarak biraz öteleniyor ama tamamen kaldırılmıyor ortalıktan. Tarih, böyle aptalca bir döngü içinde insanlığı elinde döndürüp duruyor.
Görebildiğim şeye susmak ile konuşmak arasında gidip geliyor zihnim ve açıkçası hikayemin bu oyunla bağlantılı olma hali bile beni yoruyor. Özetle, konuşacak çok şey var gibi görünüyor ama aslında konuşmanın bir faydasının da olmadığı anlaşılıyor. Garip değil mi?
Fakat şunu artık çok net biliyorum:
Konuşmak bir şeyleri değiştirmiyor olabilir,
ama susmak da hiçbir şeyi değiştirmiyor.
Ve yazmak…
Bağırmak değil belki ama
tanıklık etmektir.
Ben tanığım.
Ve ben gördüm.