Kolektif bilinç kavramı diğer bütün kavramlar gibi son dönemlerin popüler tanımlarından biri. Popüler olması onun yeni bir kavram olmasından ötürü değil, bizim onu yeniden keşfediyor oluşumuzdan kaynaklanıyor. Fakat bu kolektif bilinci algılama şeklimiz ve onu yorumlayışımız diğer öğretilere yaklaşımımızla aynı olunca değerini yitirip, tekrar tarihin tozlu raflarına kaldırılmak için bekleyen bir başka öğreti haline geliyor.
Nedir kolektif bilinç? Klasik tanımda, tüm evrenin bilme halinin ve onun içindeki bilginin tamamını ifade eder. Bilgisayarın harddiski gibi. Oraya erişimi olanlar gerekli bilgiyi alıp kullanabilir ya da oraya kayıt atma becerisi olanlar da bilgilerini bu harddiske yükleyip başka insanların kullanmasını sağlayabilir. Basit şekliyle kolektif bilinci bu şekilde tanımladık. Peki bu kadar kolay bir yerde ise ona neden herkes erişemiyor ve oradan bilgiyi çekemiyor? Birçok cevabı var bunun en kabul göreni ise zihnimizin imparatorluğunda yaşamamız ve her şeyi çok biliyor olmamızla başlıyor. Bir diğer sebep ise insanı tüm varlıkların en üstünü olarak gören kibirli ve egosal halimiz olmakta. Bu iki sebep bile kolektif bilinçten kopuk bir yaşam sürmemize nedendir.
Belgeselleri daha detaylı ve yorum katarak izlediğinizde göreceksiniz ki hayvanların kendi aralarındaki yaşam süreçleri tamamen kolektif bilinç bağlantılı sürüyor. Aynı türler ve farklı türler, dünyanın farklı coğrafyalarında benzer bilinç halleri ile hareket ediyor. Belgeselin birinde ormanın girişinde olan bir böcek saldırısından korunmak için kokulu salgı üreten ağaçların kökleri yardımıyla haberleştikleri ve ormanın diğer ucundaki ağaçların da aynı hızda tepki vererek benzer salgıları ürettikleri tespit edildi. Hayat (izlediyseniz eğer) Avatar formunu kendini kolektif bilincinde inşa etmiş durumda ve yaşıyor zaten. Sadece insan kendisini bu yolculukta o kadar bencil ve kibirli hareket ediyor ki bu bilinç ile iletişime geçemiyor ne yazık ki.
Her insan kimliği yani bedenlenmiş her birey, sezgisel ve kalben bu kolektif bilinçle bağlıdır. Eğitim ve öğretim sistemi, toplumsal kurallar ve normlar, dinler ve öğretiler, yaşam mücadelesi, yaşamı sürdürme baskısı gibi etkenlerle insan varlığını ele geçiren kurallar silsilesi ve zihin oyunları bizleri bu bilinçten kopararak, cevapları; bilgelerin sözlerinde, yazarların kitaplarında, guruların öğretilerinde, dinlerin baplarında ve ayetlerinde aratmaya itiyor. Oysa cevap bu kadar uzaklarda bu kadar detaylarda değil. Ona sahibiz zaten. Sadece kullanmayı öğrenmemiz gerekiyor. Kullanmayı öğrenmek içinde çarpmayı, can acısını, sevinci, huzuru, üzüntüyü, ağlamayı ve dibe vurup çıkmayı deneyimlememiz gerekiyor. Bu kötü senaryonun hepsi gerçekleşmeyebilir fakat tutunduğumuz şeylerden özgürleştikçe bunların açığa çıkması çok normal ve olası geri dönüşler oluyor.
Kolektif bilince sadece kendi bilincine erişebilmiş insanlar değil herkes erişebilir, dokunabilir, okuyabilir, kayıt yükleyebilir, cevap alabilir ve cevap olabilir. Sadece kendinizin ne olduğunun farkında olun yeterli. Eğer siz ne olduğunuzun farkına varırsanız, evrenin tüm kitaplarına ve bilgeliğine erişmeniz an meselesi olur. Kendinize kavuşmanız dileğiyle.
#kolektifbilinc #bilinc #kolektif #bilgi #insan