Gökyüzünde 02 Temmuz’a kadar etkisini güçlendiren yoğun bir etkileşim mevcut. Öncelikle hem ticari hem de duygusal ilişkilerin yoğunluk kazanacağı bir haftada olduğumuzu söylemek gerek. Güneş, Merkür, Mars dizilimine temas eden, Jüpiter, Ay, Uranüs, Plüton’la hem ülkemiz hem de bireysel yaşamlarımız için hareketlilik kazandığımızı görebiliriz.
Gökyüzünde “Action,” yazıyor, fikirler havada uçuşuyor, ancak sabitlemek, kesinleştirmek, sonuç almak noktasında duran bir şeyler var! Nedir o, tüm tanrıların yaratıcısı yüce Kronos
Bir yandan devam eden Satürn hareketiyle, acaba bu işi şöyle mi yapsam böyle mi, evlensem mi, boşansam mı, Bodrum’a mı yerleşsem gibi hayat sorgulatan düşünceler de aktif.
Gökyüzünün bize en önemli desteği bu ay kalbimizle eylemlerimizi ve hayat yolumuzu, seçimlerimizi hizalamak yönünde.
Hande ben para kazanacağım, ilişkimde ne olacak onları düşünüyorum, sen hayatın anlamı diyorsun. Gökyüzü de diyor ki ya hepsi aynı şeyse.
Her yılki Satürn etkisinden farklı olarak bu yıl hayatımızın temel anlamını sorguladık, sorguluyoruz, ve buna uygun olmayan seçimlerimize dönüp bakıp, gerçeklerle yüzleşiyoruz. Büyük mutluluk saklıyor bu Satürn retrosu. Yapılandırmak istediğimiz projeler, evlilik meseleleri, ortaklıklar ve iş kurulumu gibi önemli konularda gecikme ve beklemeler olsa da bu süreci yaşarken, gerçek anlamımızla bütünleşiyor ve geri kalanını eliyor olacağız.
Dolayısıyla 26 Ağustos’a kadar Güneş Sistemi’nde bulunmanın getirdiği bu durumu avantaja çevirme ve kısa süreli değil, gerçek ve temel bir mutluluk elde etme, kendimize yakınlaşma, iş, ilişki, yaşam amacı, hobi gibi kollara bölünmüş yaşamı bir potada; kendi gerçekliğimizde toparlama şansına sahibiz.
Temmuz ayı neden önemli o zaman daha Ağustos’a çok var, diyebiliriz. Temmuz ayında, hem iş, hem ilişki, hem hızlı hareket edip, karar almak yani tepki vermemiz gereken olaylar aktif. Hayat bizi oyuna çağırıyor, oyundaysak da rolümüzle ilgili yapmacık olduğumuz yerleri, hayata geliş amacımızı ıskalayan konuları silkeliyor olacak. Bunu ilişkilerimiz, finansal durumumuz ve sağlığımız üzerinden yaptığı için hayat trafiğimizde bir artış, gidenler gelenler, gözyaşları, agresyonlar görülebilir.
Mars – Plüton karşıtlıklarında hislerimize ve eylemlerimizi oluşturan motivasyonlara kendimizi kapatırsak, kazalar, agresyon, tartışmalar, finansal sıkışma, duygusal yetersizlik hisleri görülebilir. Ama gökyüzü bunlar için orada değil, biz de bunlar için burada değiliz. Evet aktif bazen bizi sıkıştıran bir gökyüzünde olacağız; 09 Temmuz’ da Dolunay’a doğru önemli yüzleşmeler ve sonuçlar geliyor.
Bunların hepsi normal, şimdi içine dön ve oradan gelen enerjiyle senin için doğru eylemi yap, diyor gökyüzü. Kalp çakrasında dizilen gezegenler, diğer yandan vizyonumuzu açmak ve büyük resmi görmeyi sağlamak için kendi içine dönen zaman. Bize hayatımızın yol kavşağında olduğumuzu gösteriyor. Hatırlarsak 2017 için Başlangıçların Yılı, demiştik. Şimdi o başlangıçların hangi konularda, nasıl olacağını kalbimiz, yıldızlarımız, etrafımız sayesinde görüyoruz.
İşin içinde Uranüs, Plüton olduğu için şaşırmaya, “Aa bu böyle miymiş, hiç görmemiştim, böyle hissettiğimi hiç bilmiyordum,” gibi kendimizi şaşırtan hallerimize hazır olmakta ya da hazırdan çok özgür olmakta yarar var.
Temmuz kalbimizden özgürlük getiriyor ve yaşamlarımızı unuttuğumuz şifa ve yaşam getiren dalgalarla yıkıyor. Omuzlarını silkip, gerçek değilse istemem, diyor. Kendi çocuğumuzu, çocukluğumuzu nerede ağlattığımızı görüp, onu mutlu etmeye gelen iki aylık süreç aslında bu.
İçimizden geleni serbest bırakmak, yeni insanlarla yeni hallerimizle tanışmak, risk almak, sinirleneceğimiz yerde altında birikmiş duyguları görüp, dönüşmek, bu temmuzda hayatım değişti, hem de öyle büyük olaylar travmalarla değil, mütevazı, sessiz, gerçek duyguların getirdiği ben’le demek için, gökyüzüne güvenip, kendimizi serbest bırakabiliriz.
Havaların sıcaklığını, yaşam enerjisine dönüştürdüğümüz,
Hayat veren bir Temmuz olsun,
Işık Olsun.