İkisi de mevcut içimizde.. Ne tamamen iyisin ne tamamen kötü… Sen kusursuz değilsin, kurtul bu olma çabandan ve yanılsamandan… Bakmasını bilirsen eğer, kusurlu olan kusursuz bir denge var her şeyde…
Her şey zıtlıklardan oluşur; öyle ki yaşamın var olmasında rol oynayan temel parçacıklar bile pozitif ile negatiftir… Bunların etkileşimiyle başlar OL’mak… Pozitif – negatif, iyilik – kötülük, aydınlık – karanlık, dişil enerji – eril enerji vs. hepsi birbiriyle uyum içinde, birbirini tamamlıyor ve birbirine dönüşüyor…
Kusurlarının, karanlık yanının farkında olmalı, kabullenmelisin. Onlarla barışmalı ve mümkün olduğunca daha az etkisinde kalmayı öğretmelisin kendine… Ama onları yok sayar, baskılarsan, zamanla öyle bir geri dönüş yaparlar ki şaşırırsın… Onları yavaş yavaş, kontrollü şekilde bırakmalısın dışarı, ki zararı büyük olmasın…
Şeytan, kontrolsüz kalan egomuzdan başka birşey değil belki de çünkü normal şartlarda EGO bizim zırhımız, koruyucumuz, dostumuz ve öz bilincimizle olan bağlantımız, köprümüz … Uzun lafın kısası, ikisi de Senin özünde , ikisi de senin “kontrolünde” (bazı istisnalar dışı)…
Şimdi içine bir dön ve gülümse ikisine de… Kabullenmenin verdiği huzurla; kusursuz döşenmiş, kusurlarla dolu yolculuğuna devam et…
İkiyi birleyerek yürümek gerek hayat yolunda ve bir’lenen hatta bilinen tek şey iyilik olmalı. iyilik de sevgi ile anılmalı. Teşekkür ederim Pembe Karakoç