Çakralarla Çalışırken Çiçekler

Bedenimiz iki ayrı tetrahedron piramitin enerji alanı içindedir. Tepe çakra ve kök çakra merkezli bu iki piramit, Yin ve Yang gibi iki ayrı kutuptadır. Tepe çakra kozmoza, kök çakra yeryüzüne bağlıdır. İzafi ve Ruhani adları ile de bilinen büyük enerji alanlarımızdan tepe Çakra enerjimiz evrensel bütünlüğe, Kök çakramız ise bireyselliğe yöneliktir. Çiçeklerle çalışırken, kök çakradan başlayarak, tepe çakra nihayetine kadar uzanan büyük koridorda diğer çakra enerji alanlarımız üzerinde de çalışırız. Çiçeklerin yüksek benlik, yani tepe çakra enerji frekansında ki açılmaları, blokajları dengeleyen olumlu bir Çiçek sinerjisini doğurur. Her çakra enerjisinin çiçek titreşimi farklıdır. Örneğin 5.Çakra ile ilgili bir çiçek titreşimi, kök çakra için seçilmiş bir frekans olmamalıdır.

Çakralarla Çalışırken Çiçekler

Ayak tabanlarımızdan yukarıya doğru çıkan, tekrar toprağa kavuşarak akan bu muazzam döngünün içinde, farkındalıkla yaşamak için, titreşim teorisine tekrar dönmeli ve anımsamalıyız değerli Nicola Tesla’yı. Homeopatinin Benzer benzer ile çalışır teorisini de anımsatmaya sanırım gerek var. Hepimizin titreşim frekansı, yaydığı ve topladığı enerjiler farklıdır. Farklı şekillerde enerjiyi alırız, yine değişik tarzlarda sağaltırız. Birimize Yoga yapmak çok iyi gelirken bir diğerimize Reiki yapmak daha uygun gelecektir. Bu bizim yaydığımız titreşim kalitesi ile doğru orantılıdır. Negatif bir çalışma ortamında hem fiziksel darp almak hem de insani ilişkilerimizle yaralanmak, acıtmak enerji blokajları oluşturan olumsuz bir eylemdir. Zihnin, bedenin yorgunluğu, fikir kalabalıkları, endişe ve korkuları ile çakra enerji alanlarında ki dengeyi bozar. İlgili Çakra alanının organı bedene ağrılı sinyaller gönderir. Kalp aracılığı ile tepe çakra taşınan bu blokajlı enerji, tüm titreşim kalitesini bozar. Biz buna kendi aramızda MUTSUZLUK adını veriyoruz. Birçok danışanım sorunun kendinde olmadığını, çevresel, ilişkisel, parasal ve içsel eylemlerin stresli bir boyuta ulaşmasında ortaya çıktığını anlatıyor.

“Kendi başıma oldukça huzurlu bir insanım, sosyal ortamlarda olmam gerektiği kadar bulunurum, meditasyon ve aikido ile uğraşırım. Hafta 3 gün Hatha Yoga yapıyorum. Sağlıklı beslendiğimi düşünüyorum, et ve sebze yemem dengelidir, günde bir buçuk litre su tüketirim. İşim gereği serbest çalışırım bilmem anlatabildim mi? Ben bu kadar yaşamıma özen gösterirken hala neden mutsuz olduğumu bir türlü anlamıyorum? İlişkim yok olmasını istemiyorum da onun yerine kendime bir köpek aldım, adı Lucie. Onunla oldukça mutluyum ama benimle olmaktan pek mutlu gibi değil. Aşk meşk işleri benden yana değil, inançsız değilim ama oruç tutamam, reflüm var. Analiz testinizi çözdüm, bir çok şıkkı işaretlemek durumunda kaldım, acaba ben ölecek miyim? Şaka lütfen, sinirlerim oynak halde, anlayışınız için şimdiden teşekkürler ama gerçekten 113 şıkta, 60’a yakın şıkkı işaretledim. İç açıcı değil sanki durumum. Korkularım ve endişelerimin nedenlerini gördüm sanki alternatif sorularda. Umarım Çiçekler bende ki bu mutsuz durumu alıp götürürler. Bu arada geçen hafta bir Healing programına katıldım. Bayan E çok ısrar etti, yeni çağın arınma enerjisiymiş, adı Cosmic Healling. Epeyce bir süre ayakta ve gözleri kapalı bir durumda olmak beni çok yordu. Peki ne oldu demeyin çünkü Çakralarımla alakalı hiç bilmediğim şeyler söylendi, bu kadar zamandır ilgilendiğim hiçbir eğitim bunu dile getirmedi, neden? Ya da bu tarz toplanmalara daha bilinçli gitmek mi gerekiyor? Fikriniz oldukça önemli, yazılarınızı uzun süredir takip ediyorum. Depresyon ve Çiçekleri adında ki Yuvaya Yolculuk Dergisi yazınızda sanki benden söz ediyor gibiydiniz. Çiçeklerle çalışmak için sabırsızlanıyorum açıkçası. Mutsuzluğum beni boğmadan bu karanlık sulardan çıkarsın beni Çiçekler.”

Çakralarla Çalışırken Çiçekler

Karanlık sulardan da sinir bozucu düşüncelerden de, sevgisizlikten de Hamdolsun kurtardık Bay M yi. Bu tarz vakalarda çalışılan çiçek kombinasyonlarında, öncelik danışana intim bir enerji yüklemek, sakinleştirmek ve huzurlandırmaktır. Tıpkı bir yaranın üzerine tuz basılmayacağı gibi, ruha da ani bir baskılama uygulayamazsınız. Önce onu sakinleştirmek, bedeninize ve zihninize yakınlaştırmanız gerekir. Nefes alıp vermeyi unutan zihne, oksijenin gerekli olduğunu anımsatmak gerekir. Yok bunu ben değil Çiçek enerjileri sağlıyor. Suyun hafızasında buluşan çiçekler, sizin tüm moleküllerinizde dağılıyor. Sorunlu titreşim frekansı benzerini bulup çalışmaya başlıyor. Evrensel bütünlük burada oluşuyor işte. Sorunlu olan tüm titreşimler bir bir çözülmeye yenilenmeye başlıyor. Çiçeklerle çalışırken onları ayırmanız her Çakra için ilgili çiçek titreşimini aktarmalısınızdır. Hangi Çiçek özütünün içilmesi gerektiği hangi Çiçek kokusu ile nasıl çalışılması gerektiğini farkındalıklı bir şekilde öğrenirsiniz. Ezoterik çalışma biçemi ise Çakralar ve Çiçekleri teorisi ile başlar. 1980 li yılların başında, Çiçek Terapisini Ezoterik bir bakış açısı der ki; “Kalplerimizi açık ve uyanık tutarak, öfkemizi iktidara dönüştürebiliriz. Aşkımızdaki korkularımız, güçsüzlüğümüz harekete geçirilir. Ve inancımıza olan umutsuzluğumuz biter, bunun adı Çiçeklenmedir.”

Ruhumuzun psişik yapısını güçlendirmek, kuvvetlendirmek gerekir. Bunun için evrenle bağlantılı olmak, kendimizi hapis ettiğimiz minnacık dünyalarımızdan bütüne bakmamız hayrımıza olacaktır. İş, para ve ilişkiler açmazı içinde sıkışıp kalan ruhlarımızı Çakralarımız aracılığı ile huzurlu ve zinde tutmak, holistik (bütünsel) şifanın kızları Çiçeklerle farkındalıklı bir şekilde, çalışmaya davet ediyorum. Ruhlarımızı yıkamayı artık öğrenmemiz gerekiyor, tüketmek yerine yaratmak ve üretmek için İlahi olanın titreşimleri ile alakadar olmak gerekiyor kanımca. Yeterince enerjimizi verdiğimiz izafi dünyanın telaşları, korkuları, egoları biraz olsun geride bırakma güveni ile ruhlarımıza Çiçekler açtırtalım.

Kaş dağlarından, Çiçek enerjileri arasından sevgilerle…

 

Yazar Hakkında

Benzer yazılar

Yanıt verin.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir