İçimizdeki Kansız Şeytanın Canı Kan Çekiyor

“İsteyip istemediğimi doğru dürüst bilmediğim, fakat neticesi aleyhime çıkarsa istemediğimi iddia ettiğim bu nevi söz ve fiillerimin daimi bir mesulünü bulmuştum: Buna içimdeki şeytan diyordum, müdafaasını üzerime almaktan korktuğum bütün hareketlerimi ona yüklüyor ve kendi suratıma tüküreceğim yerde, haksızlığa, tesadüfün cilvesine uğramış bir mazlum gibi nefsimi şefkat ve ihtimama layık görüyordum. Halbuki ne şeytanı azizim, ne şeytanı? Bu bizim gururumuzun, salaklığımızın uydurması… İçimizdeki şeytan pek de kurnazca olmayan bir kaçamak yolu… İçimizdeki şeytan yok… İçimizdeki aciz var… Tembellik var… İradesizlik, bilgisizlik ve bunların hepsinden daha korkunç bir şey: hakikatleri görmekten kaçmak itiyadı var…” Sabahattin Ali

Kötü huylu Cahil anlayamadığı zaman senin yeterince iyi anlatamadığını söyler. Kendi zekasından da asla şüphe etmez çünkü ona göre çok akıllıdır. Kötülerin daha fazla kötülük yapmalarını önlemek için fazla mutlu olduğunu göstermemesi gerekir insanın. Kötüleri sevindirmemek için üzüldüğünü belli etmemesi gerekir insanın.

İçimizdeki Kansız Şeytanın Canı Kan Çekiyor

Kötüler genellikle bencil insanlardır. Vermediği şeyi almayı kendine hak görür maddi manevi fark etmez her şey onun hakkıdır. Hedefe giden yolda onun için her şey kutsaldır. Çünkü seçtiği bu yol en kolay yoldur. Bencil olduğu için zorla gelemez başkası için fedakarlık edemez ancak şikayet eder, Olay çıkarır ve karşısındakine Bir şekilde suçlu ve haksız hissettirir.

Kurnazlığı zeka, kötülük de kendi tekellerinde zannederler. İyi insanların İse aptal olduğunu ve onları kandırdıklarını zannederler, fakat kötülük bir tercihtir ve bunu hiçbir zaman anlamazlar. Fırsatın bu fırsat olduğunu düşündüler hep bilmezler ki fırsatı fırsat olarak gördüğün sürece her zaman kaybedersin. Bunu bilmek ilim eğitim bilgi karakter temiz bir yürek gerektirir oda kötünün- kötülüğün olduğu yerde yoktur.

Kendi kendine mutluluk yaratamayan enerji vampirleri sizin mutluluğunuzu çalmak için sürekli hayatlarından şikayet ederler, ellerindeki olanaklara, imkanları ve mutlu olması gereken bir çok şeye bakmaksızın sizin huzurumuzu bozmaya çalışırlar çünkü onların esas besleyen şey; şükür etmeleri gereken şeyler değil sizin mutluluğunuzdur. Onlar başkalarına ait olan güzel duyguları çalarak beslenirler

Para gibi mal gibi eşya gibi şeyleri kendi kendilerine yaratabilirler fakat mutluluk onlar için ancak başkasının enerjisini çalarak elde edebildikleri bir şeydir. Tıpkı bir sivrisinek gibi üzerinize konar her zaman şikayet eder şükür etmek nedir bilmez kendinde olmayanı arar dururlar. Bu vampirler çocukluklarında da yeterince sevilmemişlerdir kardeşlerin en kıskançları, evdeki huzursuzluk radarı yine bunlardır. Anne ve babası tıpkı diğer kardeşleri sevdiği gibi bunları da sevmiştir fakat anne ve babanın diğer kardeşlere verdiği sevgiyi de kıskanarak onu da ellerinden almak için huzursuzluk çıkarmışlardır çünkü Ma’nevi anlamda diğerlerinin de hakkı olan tüm güzel duyguları kendilerine ait zannederler. Bakınız yine karşımıza paylaşma yoksunluğu çıkıyor paylaşım önemlidir.

Paylaşmak her şeyden önce bir empatidir. Fazla olanı diğerine verdiğinde insan eksilmez aksine çoğalır, verdiğin senindir. Neyi çoğaltmak istiyorsan yaşamında önce onu vermelisin sadece Allah önce alır sonra verir ama bütün kullar önce verir sonra alır. Allah ne verdi? Seni verdi hayata, öyleyse alma sırası onda, sende değil sen ancak vererek alabilirsin. O yüzden paylaşmayı öğrenmek zorundasın.

Annesinin bir çocuğa öğreteceği ilk kural paylaşmak olmalıdır elindekinin tamamını ver ve sen aç kal demek değildir bu hiç verme bencil ol her şeyi kendine sakla demek de değildir. Tabiki yaşamın Özü dengedir işte burada annenin çocuğunu öğreteceği en önemli temel kural dengedir. Özellikle kadınları çok önemsemek gerekir çünkü eğer bir evde kavga oluyorsa çoğunlukla kadınlar istemezse bu olmaz eğer bir yerde sorun çıkıyorsa kadınların şefkati ve duyarlılığı olayı çözebilir…

Kadın merhamettir düşüncedir detaydır çok detaylı düşündüğü için aynı anda bir çok işi yapabilir ve bir çok konuda ön sezgileri çok kuvvetlidir öyleyse kadına yatırım yapmak gerekir çünkü kadın insan oğlunun annesidir ve çocuğun öz bakımından kadın sorumludur o halde kadın inanı eğiten en önemli varlıktır. Eğitimcinin iyi eğitilmiş olması şarttır.

İşte toplum bu sebepten kadınlardan korkuyor çünkü gerek sezgileriyle, gerek şefkatleriyle merhametleri çocukların ailenin üzerinde olan etkileri sebebiyle eğitilmiş kadın kötü ruhlu erkeği korkutuyor. Çünkü kendisinden daha üstün bir varlığa katlanamıyor. Bir kere süt veremediği için beslenmede anneden gidiyor annenin bütün enerjisi bebeğe geçiyor ve bu şekilde aslında annenin toprağında yetişiyor çocuk.

Bu bile kötü ruhlu erkeğin kıskanması için bir sebep olabilir oysaki erkek akıllı olsa kadına yatırım yapar fakat şeytani ruha sahip olduğu zaman da sürekli hor gören aşağılayan ve böylece yok olmalarını sağlayan şeytanlar grubu ile karşımıza çıkıyorlar. Kadının bile kendilerini doğurmuş olduğuna katlanamıyorlar kimileri.

Annelerine kız kardeşlerine yapılmasını istemediklerini diğer kadınlara rahatlıkla yapıyorlar Bu da onların çocukluktan gelen karaktersizlikleri ile ilgilidir. Gördüğünüz gibi bir çemberin içerisindeyiz ve dönüp dolaşıp bu çemberin bütün boyutları eğitime çıkıyor.

Çocukluğun kendini bilmezliği büyüdüğünde de devam edenler karakteri değişim ve gelişimle dikiş tutmayanlardır. En acınası hayat onlarındır. Ama sorarsan hep mükemmel olanlar da onlardır. Ruhu sökülmüşlere hiçbir nakil işlemez. Eksik ruhlar kendimizi onlardan ayırt edebilelim diye yaratıldılar. Bu yüzden insan sürekli kendisini diğerinin aynasından sayıklar, ayıklar durur. Bazıları ruhtan özürlü ve karaktersiz doğarlar ve o şekilde öleceklerdir. Kusur bile isteye işlenmemiş olansa affedilebilir. Diğeri kötü niyete girer. Gerçek insan kusurun üzerini örtendir. Açarak alay eden insan görünümlü yaratıktır. Dikiş tutmaz ruhu özürlüleri hayatınızdan çıkararak iyileşin. Değişmeyecekler.

Son olarak;

Ruhu irin kaplamış bir dişiye sesleniş;

Ölüm istiyorsun. Peki diyelim ki öldü. Sonra Ne olacak? Başın göğe mi erecek? Sana madalya mı takacaklar? Dünyada yaşaman için daha fazla yerin mi olacak? Yediğinden daha fazlasını mı yiyecek, giydiğinden daha fazlasını mı giyecek duruma geleceksin? Eline ne geçecek? Örümcekler kaplamış ruhunda ve at gözlüğü ile baktığın o dar alanında neyin peşindesin? Senin tek gayen insan olmak olması gerekirken kendinden olmayanın yanarak ölmesini isteyecek kadar ahlaktan yoksun musun? Yüzünden sinsilik akan şirret kaynanalar gibisin. TV programlarında birbirine giren insanlara nasıl da benziyorsun. Hiç oyuncakların olmamış ve beynine kan girmediği için de nefret frekansında takılmış kalmışsın. Eğlenmek içten gülmek ve dans etmek hiç çalmamış senin kapını. Tüm öfken ve içindeki yönetemediğin şeytan çocukluğundan beridir var. Senin tüm öfken çocukluğunu yaşamadığın için ama bu bizim suçumuz değil.

İçimizdeki Kansız Şeytanın Canı Kan Çekiyor

Ruhu iltihaplı bir erkeğe sesleniş;
Yüzdeki Derin keskin çizgiler öfkeli nefret dolu bir ruhun yaşlılık göstergesidir. Bir insanın ölmesini istersin çünkü hayat sana kötü davranmış ve yakınların ölmüştür. Bu olay dünyada sadece senin başına gelmiş gibi öç almak istersin. Sen de birilerine kinini kusmak için harekete geçersin. Neden? Kaybedecek bir şeyin kalmadığı için mi? Yoksa sen tanrı mısın? Can verip almak senin sorumluluğunda mı? Yaşamın boyunca Başına gelenlere hep bir sorumlu aramışsındır. Bulamayınca da ki bu nokta çok kritiktir eğer bulamıyorsan senin Allah inancın yoktur. İşte çok inançlıyım diye sokaklarda bağırarak Allah olmaya çalışman da bu inançsızlığın yüzündendir.

Şiddet için emek vermeye gerek yok. Saldırır geçersin. Tüm kötücül hallerimiz hayvan tarafımızdan gelir. Diğeri kendinden fedakârlık ister. Anlamak tüm varlığınla aydınlanmak üzere yola çıkmaktır. Anlamak zordur. İnsan olmak önce aileden alınan bir terbiyedir. Sonradan okulla eğitimine devam edersin fakat temelde eksiksen hiçbir okul seni eğitemez.

Çocukların karınlarını her şekilde doyurursunuz. Önemli olan beyinlerini doyurmaktır. Hainler kinli olurlar. Kin ve nefret cahilin tesellisidir.

Sevgilerimle

Yazar Hakkında

Benzer yazılar

Yanıt verin.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir